Son iki âyet hariç Medine döneminde, Peygamber Efendimizin irtihaline yakın bir zamanda inmiştir. 129 âyettir. Sûre, adını Allah’ın kullarının tövbesini kabul edeceğini bildirdiği 104. âyetten almıştır. İlk âyette geçen “berâet” kelimesinden dolayı sûreye Berâe sûresi adı da verilmiştir. Başında besmele olmayan tek sûredir.


يَحْلِفُونَ بِاللّهِ لَكُمْ لِيُرْضُوكُمْ وَاللّهُ وَرَسُولُهُ أَحَقُّ أَن يُرْضُوهُ إِن كَانُواْ مُؤْمِنِينَ ﴿٦٢﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

yahlifûne bi allâhi lekum li yurdû-kum ve allâhu ve resûlu-hû ehakku en yurdû-hu in kânû mu'minîne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
yahlifûne yemin ederler
bi allâhi Allah'a
lekum sizin için
li yurdû-kum sizi hoşnut kılmak, razı etmek için
ve allâhu ve Allah
ve resûlu-hû ve onun resûlü
ehakku daha çok hak sahibi
en yurdû-hu o razı edilmeye
in kânû eğer iseler
mu'minîne mü'minler

Sizi razı etmek için Allah’a yemin ederler ve eğer mü’minlerse (mü’min olsalardı), Allah ve Resûl'ü, razı edilmeleri için daha çok hak sahibidir.

TEVBE SURESİ 62. Ayeti Süleyman Ateş Meali

Gönlünüzü hoş etmek için size (gelip) Allah'a yemin ederler. Halbuki inanmış olsalardı, Allâh'ı ve Resulünü hoşnud etmeleri daha uygundu.

Süleyman Ateş