Son iki âyet hariç Medine döneminde, Peygamber Efendimizin irtihaline yakın bir zamanda inmiştir. 129 âyettir. Sûre, adını Allah’ın kullarının tövbesini kabul edeceğini bildirdiği 104. âyetten almıştır. İlk âyette geçen “berâet” kelimesinden dolayı sûreye Berâe sûresi adı da verilmiştir. Başında besmele olmayan tek sûredir.


لاَ تَعْتَذِرُواْ قَدْ كَفَرْتُم بَعْدَ إِيمَانِكُمْ إِن نَّعْفُ عَن طَآئِفَةٍ مِّنكُمْ نُعَذِّبْ طَآئِفَةً بِأَنَّهُمْ كَانُواْ مُجْرِمِينَ ﴿٦٦﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

lâ ta'tezirû kad kefer-tum ba'de îmâni-kum in na'fu an tâifetin min-kum nuazzib tâifeten bi enne-hum kânû mucrimîne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
lâ ta'tezirû özür beyan etmeyin
kad olmuştu
kefer-tum siz inkâr ettiniz
ba'de sonra
îmâni-kum sizin îmânınız
in eğer
na'fu an affederiz
tâifetin bir taife, bir topluluk, bir kavim
min-kum sizden
nuazzib azaplandıracağız, azaplandırırız
tâifeten bir taife, bir topluluk, bir kavim
bi enne-hum onların ... olmaları sebebiyle, olmalarından dolayı
kânû mucrimîne suçlu, günahkâr oldular

Özür beyan etmeyin. Siz, îmânınızdan sonra inkâr etmiştiniz. Eğer sizden bir grubu affetsek de suçlu olmalarından dolayı bir (diğer) gruba da azap edeceğiz.

TEVBE SURESİ 66. Ayeti Mustafa İslamoğlu Meali

Bahane üretmeyin! Doğrusu siz, inandığınızı (açıkladıktan) sonra da küfre saptınız. Bir kısmınızı suçu savunmalarından dolayı cezalandıracağız.

Mustafa İslamoğlu