TEVBE SURESİ 77. Ayeti Celal Yıldırım Meali
Son iki âyet hariç Medine döneminde, Peygamber Efendimizin irtihaline yakın bir zamanda inmiştir. 129 âyettir. Sûre, adını Allah’ın kullarının tövbesini kabul edeceğini bildirdiği 104. âyetten almıştır. İlk âyette geçen “berâet” kelimesinden dolayı sûreye Berâe sûresi adı da verilmiştir. Başında besmele olmayan tek sûredir.
فَأَعْقَبَهُمْ نِفَاقًا فِي قُلُوبِهِمْ إِلَى يَوْمِ يَلْقَوْنَهُ بِمَا أَخْلَفُواْ اللّهَ مَا وَعَدُوهُ وَبِمَا كَانُواْ يَكْذِبُونَ ﴿٧٧﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
fe | böylece, artık |
a'kabe-hum | onların akıbeti, işlerinin sonucu, yaptıklarının sonucu |
nifâkan | nifak, nifak olarak, nifak duygusu |
fî kulûbi-him | onların kalplerinde, kalplerine |
ilâ yevmi | güne kadar |
yelkavne-hu | onunla karşılaşacaklar |
bi mâ | şey sebebiyle, dolayısıyla |
ahlefu allâhe | Allah'a muhalefet ettiler, yerine getirmediler |
mâ vaadû-hu | ona vaadettikleri şeyi |
ve bi mâ | ve sebebiyle |
kânû yekzibûne | yalan söylemiş oldular, yalanladılar |
Böylece O’na (Allahû Tealâ’ya) vaadettikleri şeyi, Allah’a karşı yerine getirmediklerinden ve yalan söylemiş olduklarından dolayı, (onların bu yaptıklarının) sonucunda (Allah), onların kalplerine, O'nunla karşılaşacakları güne kadar nifak duygusu verdi.
TEVBE SURESİ 77. Ayeti Celal Yıldırım Meali
Allah'a karşı verdikleri sözü yerine getirmedikleri, va'dlerini tutmadıkları ve yalan söyledikleri için Allah da kendisine kavuşacakları güne kadar, yaptıklarını kendi kalblerinde nifaka çeviriverdi.
Celal Yıldırım