Son iki âyet hariç Medine döneminde, Peygamber Efendimizin irtihaline yakın bir zamanda inmiştir. 129 âyettir. Sûre, adını Allah’ın kullarının tövbesini kabul edeceğini bildirdiği 104. âyetten almıştır. İlk âyette geçen “berâet” kelimesinden dolayı sûreye Berâe sûresi adı da verilmiştir. Başında besmele olmayan tek sûredir.


وَلاَ تُصَلِّ عَلَى أَحَدٍ مِّنْهُم مَّاتَ أَبَدًا وَلاَ تَقُمْ عَلَىَ قَبْرِهِ إِنَّهُمْ كَفَرُواْ بِاللّهِ وَرَسُولِهِ وَمَاتُواْ وَهُمْ فَاسِقُونَ ﴿٨٤﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

ve lâ tusalli alâ ehadin min-hum mâte ebeden ve lâ tekum alâ kabri-hi inne-hum keferû bi allâhi ve resûli-hi ve mâtû ve hum fâsikûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
ve lâ tusalli ve namaz kılma
alâ ehadin birisi için, birisinin üzerine
min-hum onlardan
mâte öldü
ebeden ebediyyen
ve lâ tekum ve sen durma
alâ kabri-hi onun kabrinde, kabri başında
inne-hum muhakkak ki onlar, çünkü onlar
keferû inkâr ettiler
bi allâhi Allah'ı
ve resûli-hi ve onun resûlü
ve mâtû ve öldüler
ve hum ve onlar
fâsikûne fasıklar, fıskta olanlar

Onlardan ölen bir kimsenin üzerine, namazı ebediyyen (hiçbir zaman) kılma ve onun kabri başında durma. Çünkü onlar, Allah’ı ve O’nun Resûl’ünü inkâr ettiler ve onlar fasık(lar) olarak öldüler.

TEVBE SURESİ 84. Ayeti Cemal Külünkoğlu Meali

Onlardan ölen hiç birinin namazını asla kılma, kabrinin başında (gömülürken veya ziyaret için) durma! Çünkü onlar Allah'ı ve Resulü'nü tanımadılar ve yoldan çıkmış olarak öldüler.

Cemal Külünkoğlu