Son iki âyet hariç Medine döneminde, Peygamber Efendimizin irtihaline yakın bir zamanda inmiştir. 129 âyettir. Sûre, adını Allah’ın kullarının tövbesini kabul edeceğini bildirdiği 104. âyetten almıştır. İlk âyette geçen “berâet” kelimesinden dolayı sûreye Berâe sûresi adı da verilmiştir. Başında besmele olmayan tek sûredir.


وَلاَ تُعْجِبْكَ أَمْوَالُهُمْ وَأَوْلاَدُهُمْ إِنَّمَا يُرِيدُ اللّهُ أَن يُعَذِّبَهُم بِهَا فِي الدُّنْيَا وَتَزْهَقَ أَنفُسُهُمْ وَهُمْ كَافِرُونَ ﴿٨٥﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

ve lâ tu'cib-ke emvâlu-hum ve evlâdu-hum innemâ yurîdu allâhu en yuazzibe-hum bi-hâ fî ed dunyâ ve tezheka enfusu-hum ve hum kâfirûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
ve lâ tu'cib-ke ve senin hoşuna gitmesin, seni imrendirmesin
emvâlu-hum onların malları
ve evlâdu-hum ve onların evlâtları
innemâ sadece, yalnız, ancak
yurîdu allâhu Allah istiyor
en yuazzibe-hum onlara azap etmek
bi-hâ onunla
fî ed dunyâ dünyada
ve tezheka ve (canlarının) çıkması
enfusu-hum onların nefsleri
ve hum ve onlar
kâfirûne kâfirler

Ve onların malları ve evlâtları, senin hoşuna gitmesin (seni imrendirmesin). Allah dünya hayatında, onlarla (onların malları ve evlâtları ile) onlara azap etmek ister ve onların nefslerinin (canlarının) kâfir olarak çıkmasını ister.

TEVBE SURESİ 85. Ayeti Ömer Nasuhi Bilmen Meali

Onların malları ve evladları seni imrendirmesin. Allah Teâlâ diliyor ki, onları bunlar sebebiyle dünyada azaba uğratsın ve onların canlarını kâfirler oldukları halde gidersin.

Ömer Nasuhi Bilmen