Son iki âyet hariç Medine döneminde, Peygamber Efendimizin irtihaline yakın bir zamanda inmiştir. 129 âyettir. Sûre, adını Allah’ın kullarının tövbesini kabul edeceğini bildirdiği 104. âyetten almıştır. İlk âyette geçen “berâet” kelimesinden dolayı sûreye Berâe sûresi adı da verilmiştir. Başında besmele olmayan tek sûredir.


وَإِذَآ أُنزِلَتْ سُورَةٌ أَنْ آمِنُواْ بِاللّهِ وَجَاهِدُواْ مَعَ رَسُولِهِ اسْتَأْذَنَكَ أُوْلُواْ الطَّوْلِ مِنْهُمْ وَقَالُواْ ذَرْنَا نَكُن مَّعَ الْقَاعِدِينَ ﴿٨٦﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

ve izâ unzilet sûretun en âminû bi allâhi ve câhidû mea resûli-hi iste'zene-ke ulû et tavli min-hum ve kâlû zer-nâ nekun mea el kâidîne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
ve izâ unzilet ve indirildiği zaman
sûretun bir sure
en âminû âmenû olmak
bi allâhi Allah'a
ve câhidû ve cihad edin
mea beraber
resûli-hi onun resûlü
iste'zene-ke senden izin istedi
ulû et tavli servet sahipleri, servet sahipi olanlar
min-hum onlardan
ve kâlû ve dediler
zer-nâ bizi bırak
nekun olalım
mea el kâidîne oturanlarla, (cihaddan geri) kalanlarla beraber

Ve Allah’a âmenû olmak (Allah’a ulaşmayı dilemek) ve O’nun Resûl’ü ile beraber cihad etmek (için) bir sure indirildiği zaman onlardan servet sahipleri senden izin istediler. Ve (şöyle) dediler: “Bizi bırak, kalanlarla (oturanlarla) beraber olalım.”

TEVBE SURESİ 86. Ayeti Harun Yıldırım Meali

“Allah’a iman edin, Rasulü ile birlikte cihad edin.” diye bir sûre indirildiği zaman, içlerinden güç yetirenler senden izin isteyip: “Bizi bırak da oturanlarla birlikte kalalım.” derler.

Harun Yıldırım