TEVBE SURESİ 90. Ayeti Ali Ünal Meali
Son iki âyet hariç Medine döneminde, Peygamber Efendimizin irtihaline yakın bir zamanda inmiştir. 129 âyettir. Sûre, adını Allah’ın kullarının tövbesini kabul edeceğini bildirdiği 104. âyetten almıştır. İlk âyette geçen “berâet” kelimesinden dolayı sûreye Berâe sûresi adı da verilmiştir. Başında besmele olmayan tek sûredir.
وَجَاء الْمُعَذِّرُونَ مِنَ الأَعْرَابِ لِيُؤْذَنَ لَهُمْ وَقَعَدَ الَّذِينَ كَذَبُواْ اللّهَ وَرَسُولَهُ سَيُصِيبُ الَّذِينَ كَفَرُواْ مِنْهُمْ عَذَابٌ أَلِيمٌ ﴿٩٠﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
ve câe | ve geldi |
el muazzirûne | özür beyan edenler, bahane edenler |
min el a'râbi | bedevî Araplardan, göçebe yaşayan Araplardan |
lî yu'zene | izin verilmesi için |
lehum | onlara |
kaade | oturdu (geri kaldı) |
ellezîne kezebû allâhe | Allah'a yalan söyleyenler |
ve resûle-hu | ve onun resûlü |
se yusîbu | isabet edecek |
ellezîne keferû | kâfir olanlar |
min-hum | onlardan |
azâbun elîmun | elîm (acı) azap |
Ve bedevî Araplar’dan onlara izin verilmesi için özür beyan edenler ve Allah’a ve O’nun Resûl’üne yalan söyleyerek oturup, (geri) kalan kimseler geldiler. Onlardan kâfir olanlara elîm (acı) azap isabet edecek.
TEVBE SURESİ 90. Ayeti Ali Ünal Meali
Bedevîler (göçebe çöl halkı)ndan (geride kalacak aileleri için gerekli nafaka veya sefere katılmak için gerekli teçhizattan mahrum bulunma) mazeretleri olanlar, Allah Rasûlü’ne gelip seferden muaf tutulmaları için izin istediler. Allah’a ve Rasûlü’ne karşı yalan söyleyen, yalan beyanlarda bulunanlar ise, (hiçbir mazeretleri olmamasına rağmen) oturup kaldılar (da sefere iştirak etmediler). İçlerinde (bundan böyle de İslâm’a girmeyi reddedip,) küfürde kalmayı sürdürenlere pek acı bir azap isabet edecektir.
Ali Ünal