Mekke döneminde inmiştir. 49 âyettir. Sûre, adını birinci âyette geçen “et-Tûr” kelimesinden almıştır. Tûr, dağ demektir. Burada Hz. Mûsâ’ya ilk vahyin geldiği, Sina Yarımadası’nın güneyindeki Sina dağı kastedilmektedir.


وَأَمْدَدْنَاهُم بِفَاكِهَةٍ وَلَحْمٍ مِّمَّا يَشْتَهُونَ ﴿٢٢﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

ve emdednâ-hum bi fâkihetin ve lahmin mim-mâ yeştehûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
ve emdednâ-hum ve onlara imdat ettik, uzattık, sunduk, verdik
bi fâkihetin meyveler ile
ve lahmin ve et
mim-mâ şeylerden
yeştehûne iştah duyuyorlar, arzu ediyorlar

Ve onlara arzu ettikleri meyve ve etlerden verdik.

TÛR SURESİ 22. Ayeti Ömer Nasuhi Bilmen Meali

(22-23) Ve onlara arzu edeceklerinden bir meyve ile ve bir et ile imdat etmişizdir. Ve orada bir kâseyi teatide bulunurlar, onda ne bir saçma söz vardır ve ne de bir günah.

Ömer Nasuhi Bilmen