TÛR SURESİ 42. Ayeti Suat Yıldırım Meali
Mekke döneminde inmiştir. 49 âyettir. Sûre, adını birinci âyette geçen “et-Tûr” kelimesinden almıştır. Tûr, dağ demektir. Burada Hz. Mûsâ’ya ilk vahyin geldiği, Sina Yarımadası’nın güneyindeki Sina dağı kastedilmektedir.
أَمْ يُرِيدُونَ كَيْدًا فَالَّذِينَ كَفَرُوا هُمُ الْمَكِيدُونَ ﴿٤٢﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
em
yurîdûne
keyden
fe
ellezîne
keferû
hum
el mekîdûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
em | yoksa, veya ... mı? |
yurîdûne | istiyorlar |
keyden | hile, tuzak kurmak |
fe | o zaman, artık, böylece |
ellezîne | onlar, ... olanlar |
keferû | inkâr ettiler, kâfir oldular |
hum | onlar |
el mekîdûne | tuzağa düşenler |
Yoksa bir tuzak mı kurmak istiyorlar? Lâkin tuzağa düşecek olanlar o kâfirlerdir.
TÛR SURESİ 42. Ayeti Suat Yıldırım Meali
Yoksa onlar bir tuzak mı kurmak istiyorlar? Şunu bilsinler ki: Asıl kapana kısılacak olanlar, o kâfirler olacaklar.
Suat Yıldırım