Mekke döneminde inmiştir. 49 âyettir. Sûre, adını birinci âyette geçen “et-Tûr” kelimesinden almıştır. Tûr, dağ demektir. Burada Hz. Mûsâ’ya ilk vahyin geldiği, Sina Yarımadası’nın güneyindeki Sina dağı kastedilmektedir.


أَمْ لَهُمْ إِلَهٌ غَيْرُ اللَّهِ سُبْحَانَ اللَّهِ عَمَّا يُشْرِكُونَ ﴿٤٣﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

em lehum ilâhun gayru allâhi subhâne allâhi ammâ (an mâ) yuşrikûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
em yoksa, veya ... mı?
lehum onların var
ilâhun ilâh
gayru allâhi Allah'tan başka
subhâne allâhi Allah Sübhan'dır, münezzehtir
ammâ (an mâ) şeyden, şeylerden
yuşrikûne şirk koşuyorlar

Yoksa onların Allah’tan başka ilâhları mı var? Allah, onların şirk koştukları şeylerden münezzehtir.

TÛR SURESİ 43. Ayeti Muhammed Esed Meali

O halde, Allah'tan başka bir tanrıları mı var? Allah, sınırsız şanıyla insanların O'na yakıştırdığı ortaklardan münezzehtir!

Muhammed Esed