YÛNUS SURESİ 12. Ayeti İlyas Yorulmaz Meali
40, 94, 95 ve 96. âyetler Medine döneminde, diğerleri Mekke döneminde inmiştir. 109 âyettir.
وَإِذَا مَسَّ الإِنسَانَ الضُّرُّ دَعَانَا لِجَنبِهِ أَوْ قَاعِدًا أَوْ قَآئِمًا فَلَمَّا كَشَفْنَا عَنْهُ ضُرَّهُ مَرَّ كَأَن لَّمْ يَدْعُنَا إِلَى ضُرٍّ مَّسَّهُ كَذَلِكَ زُيِّنَ لِلْمُسْرِفِينَ مَا كَانُواْ يَعْمَلُونَ ﴿١٢﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
ve izâ messe
el insâne
ed durru
deâ-nâ
li cenbi-hî
ev kâiden
ev kâimen
fe lemmâ
keşef-nâ
an-hu
durra-hu
merre
ke
en lem yed'u-nâ
ilâ durrin
messe-hu
kezâlike
zuyyine
li el musrifîne
mâ kânû
ya'melûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
ve izâ messe | ve dokunduğu, isabet ettiği zaman |
el insâne | insana |
ed durru | darlık, musibet, sıkıntı, zarar |
deâ-nâ | bize dua etti |
li cenbi-hî | yan üstü yatarken |
ev kâiden | veya otururken |
ev kâimen | veya ayakta iken |
fe lemmâ | fakat ..... olduğu zaman |
keşef-nâ | biz giderdik, kaldırdık, açtık |
an-hu | ondan |
durra-hu | onun zararını, sıkıntısını |
merre | döndü |
ke | gibi |
en lem yed'u-nâ | bize dua etmedi (dua etmemek) |
ilâ durrin | darlık, musibet, sıkıntı, zarar |
messe-hu | ona isabet etti, dokundu |
kezâlike | işte böylece |
zuyyine | süslendi, güzel gösterildi |
li el musrifîne | haddi aşanlara, müsriflere |
mâ kânû | oldukları şey(ler) |
ya'melûne | yapıyorlar, yaparlar |
Ve insana bir darlık (musîbet, sıkıntı) isabet ettiği (dokunduğu) zaman, yatarken, otururken veya ayaktayken Bize dua etti (eder). Fakat onun sıkıntısını ondan giderdiğimiz zaman ona isabet eden darlıkta (sıkıntıda) Bize dua etmemiş gibi döndü (döner). İşte böylece müsriflere, yapmış oldukları şeyler süslendi.
YÛNUS SURESİ 12. Ayeti İlyas Yorulmaz Meali
İnsana ne zaman bir zarar dokunsa, yattığı yerden yahut otururken veyahut ayakta iken bize yalvarır. Biz de ondan zararı kaldırdığımızda, sanki daha önce bize hiç yalvarmamış gibi, çeker gider. Böylece kendi kendilerine zarar verenlerin yaptıkları, kendilerine süslü gösterildi.
İlyas Yorulmaz