YÛNUS SURESİ 15. Ayeti Ali Ünal Meali
40, 94, 95 ve 96. âyetler Medine döneminde, diğerleri Mekke döneminde inmiştir. 109 âyettir.
وَإِذَا تُتْلَى عَلَيْهِمْ آيَاتُنَا بَيِّنَاتٍ قَالَ الَّذِينَ لاَ يَرْجُونَ لِقَاءنَا ائْتِ بِقُرْآنٍ غَيْرِ هَذَا أَوْ بَدِّلْهُ قُلْ مَا يَكُونُ لِي أَنْ أُبَدِّلَهُ مِن تِلْقَاء نَفْسِي إِنْ أَتَّبِعُ إِلاَّ مَا يُوحَى إِلَيَّ إِنِّي أَخَافُ إِنْ عَصَيْتُ رَبِّي عَذَابَ يَوْمٍ عَظِيمٍ ﴿١٥﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
ve izâ tutlâ | ve okunduğu zaman |
aleyhim | onlara |
âyâtu-nâ | âyetlerimiz |
beyyinâtin | belgeler olarak, delillerle, belgelerle |
kâle | dedi |
ellezîne lâ yercûne | dilemeyen kimseler |
likâe-nâ | bize ulaşmayı |
e'ti bi kur'ânin | bir Kur'ân getir |
gayri | başka |
hâzâ | bu |
ev | veya |
beddil-hu | onu değiştir |
kul | de, söyle |
mâ yekûnu | olamaz |
lî en ubeddile-hu | onu benim değiştirmem |
min tilkâi nefsî | nefsimden, kendimden bir şey ilka etmem (katmam) |
in ettebiu | tâbî olursam, ancak ... tâbi olurum |
illâ | yalnız, ancak |
mâ yûhâ | vahyolunan şey |
ileyye | bana |
innî | muhakkak ki ben |
ehâfu | korkarım |
in asaytu | eğer isyan edersem, asi olursam |
rabbî | Rabbime |
azâbe | azabı |
yevmin azîmin | büyük gün |
Ve onlara âyetlerimiz, delillerle okunduğu zaman Bize ulaşmayı dilemeyen kimseler şöyle dedi: “Bize bundan başka bir Kur’ân getir veya O’nu değiştir.” De ki: “O’nu, kendi nefsimden (bir şey) ilka ederek benim değiştirmem olamaz. Ben ancak bana vahyolunan şeye tâbî olurum. Şâyet Rabbime asi olursam muhakkak ki ben, büyük günün azabından korkarım.”
YÛNUS SURESİ 15. Ayeti Ali Ünal Meali
Böyle iken, âyetlerimiz kendilerine gün gibi ortada gerçekler ve onları ispat eden deliller halinde okunduğunda, Bize kavuşma inanç, ümit ve beklentisi içinde olmayanlar (Rasûlümüze:) “Ya bundan başka bir Kur’ân getir ya da bunda değişiklik yap!” tepkisini veriyorlar. De ki: “Benim onda öyle kendiliğimden değişiklik yapmam söz konusu olamaz. Ben, bana ne vahyediliyorsa ancak ona uyarım. Ayrıca, eğer Rabbime karşı gelecek olursam, bu takdirde çok dehşetli bir günün azabından korkarım.”
Ali Ünal