40, 94, 95 ve 96. âyetler Medine döneminde, diğerleri Mekke döneminde inmiştir. 109 âyettir.


فَذَلِكُمُ اللّهُ رَبُّكُمُ الْحَقُّ فَمَاذَا بَعْدَ الْحَقِّ إِلاَّ الضَّلاَلُ فَأَنَّى تُصْرَفُونَ ﴿٣٢﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

fe zâlikum allâhu rabbu-kum el hakku fe mâzâ ba'de el hakkı illâ ed dalâlu fe ennâ tusrafûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
fe o halde, öyleyse, artık
zâlikum işte bu, işte o
allâhu Allah'tır
rabbu-kum sizin Rabbiniz
el hakku Hakk'tır
fe mâzâ o halde nedir
ba'de sonra
el hakkı Hakk
illâ ed dalâlu dalâletten başka
fe ennâ artık nasıl
tusrafûne çevriliyorsunuz

Öyleyse işte O, Allah’tır. Sizin Rabbiniz Hakk’tır. O halde Hakk’tan sonrası dalâletten başka nedir? Artık nasıl çevriliyorsunuz (Hakk’tan dalâlete döndürülüyorsunuz)?

YÛNUS SURESİ 32. Ayeti Suat Yıldırım Meali

İşte bunları yapan Allah’tır sizin gerçek Rabbiniz. Gerçeğin ötesinde, dalâletten başka ne kalır? Nasıl oluyor da haktan uzaklaştırılıyorsunuz?

Suat Yıldırım