40, 94, 95 ve 96. âyetler Medine döneminde, diğerleri Mekke döneminde inmiştir. 109 âyettir.


وَلِكُلِّ أُمَّةٍ رَّسُولٌ فَإِذَا جَاء رَسُولُهُمْ قُضِيَ بَيْنَهُم بِالْقِسْطِ وَهُمْ لاَ يُظْلَمُونَ ﴿٤٧﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

ve li kulli ummetin resûlun fe izâ câe resûlu-hum kudıye beyne-hum bi el kıstı ve hum lâ yuzlamûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
ve li kulli ve bütün, hepsi, ... için vardır
ummetin ümmet
resûlun resûl
fe izâ câe geldiği zaman
resûlu-hum onlara resûlleri
kudıye hükmedildi
beyne-hum onların aralarında
bi el kıstı adaletle
ve hum ve onlar
lâ yuzlamûne zulmedilmez, zulme uğratılmazlar

Her ümmetin bir resûlü vardır. Onlara, resûlleri geldiği zaman onların aralarında adaletle hükmolundu. Onlara zulmedilmez.

YÛNUS SURESİ 47. Ayeti Yaşar Nuri Öztürk Meali

Her ümmet için bir resul öngörülmüştür. Resulleri gelince, aralarında adaletle hüküm verilir. Hiçbir zulme uğratılmazlar.

Yaşar Nuri Öztürk