YÛNUS SURESİ 73. Ayeti Süleyman Ateş Meali
40, 94, 95 ve 96. âyetler Medine döneminde, diğerleri Mekke döneminde inmiştir. 109 âyettir.
فَكَذَّبُوهُ فَنَجَّيْنَاهُ وَمَن مَّعَهُ فِي الْفُلْكِ وَجَعَلْنَاهُمْ خَلاَئِفَ وَأَغْرَقْنَا الَّذِينَ كَذَّبُواْ بِآيَاتِنَا فَانظُرْ كَيْفَ كَانَ عَاقِبَةُ الْمُنذَرِينَ ﴿٧٣﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
fe kezzebû-hu
fe necceynâ-hu
ve men
mea-hu
fî el fulki
ve cealnâ-hum
halâife
ve agraknâ
ellezîne kezzebû
bi âyâti-nâ
fanzur (fe unzur)
keyfe
kâne
âkıbetu el munzerîne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
fe kezzebû-hu | fakat onu yalanladılar |
fe necceynâ-hu | sonra biz onu kurtardık |
ve men | ve kim, kimse(ler) |
mea-hu | onunla beraber |
fî el fulki | gemide |
ve cealnâ-hum | ve onları kıldık (yaptık) |
halâife | halifeler |
ve agraknâ | ve suda boğduk |
ellezîne kezzebû | yalanlayan kimseler |
bi âyâti-nâ | âyetlerimizi |
fanzur (fe unzur) | artık bak |
keyfe | nasıl |
kâne | oldu |
âkıbetu el munzerîne | uyarılanların sonu (akıbeti) |
Fakat onu yalanladılar. Sonra Biz, onu ve gemide onunla beraber olanları kurtardık. Ve onları, halifeler kıldık ve âyetlerimizi yalanlayan kimseleri, (suda) boğduk. Artık bak, uyarılanların sonu nasıl oldu.
YÛNUS SURESİ 73. Ayeti Süleyman Ateş Meali
Yine de onu yalanladılar. Biz de onu ve gemide onunla beraber bulunanları kurtardık, onları egemen yaptık ve âyetlerimizi yalanlayanları da boğduk. Bak işte uyarıl(ıp da yola gelmey)enlerin sonu nice oldu!
Süleyman Ateş