40, 94, 95 ve 96. âyetler Medine döneminde, diğerleri Mekke döneminde inmiştir. 109 âyettir.


أُوْلَئِكَ مَأْوَاهُمُ النُّارُ بِمَا كَانُواْ يَكْسِبُونَ ﴿٨﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

ulâike me'vâ-hum en nâru bimâ kânû yeksibûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
ulâike işte onlar
me'vâ-hum onların varacakları yer
en nâru ateştir
bimâ dolayısıyla, gereğince
kânû yeksibûne kazanmış oldukları, kazandıkları

İşte onların kazandıkları (dereceler) gereğince varacakları yer ateştir (cehennemdir).

YÛNUS SURESİ 8. Ayeti Hasan Basri Çantay Meali

(7-8) (Öldükden sonra dirilib) bize kavuşacağını ummayan, (âhirete inanmayarak sâdece) dünyâ hayaatına raazî olan ve onunla sükûn (ve istirahat) e dalan kimselerle (varlığımıza, birliğimize ve kemâl-i kudretimize delâlet eden) bunca âyetlerimizden gaafil olanlar (yok mu?) işte onların, irtikâb etmekde oldukları (şirk ve mâ'siyetler) yüzünden varacakları yer, ateşdir.

Hasan Basri Çantay