Mekke döneminde inmiştir. 111 âyettir. Bu sûrede Yûsuf Peygamberin hayatta karşılaştığı sıkıntılar ve bunlara sabrederek nasıl başarıya ulaştığı anlatılmaktadır. Kur’an’da baştan sona kadar bir tek konuyu anlatan tek sûre budur.


أَفَأَمِنُواْ أَن تَأْتِيَهُمْ غَاشِيَةٌ مِّنْ عَذَابِ اللّهِ أَوْ تَأْتِيَهُمُ السَّاعَةُ بَغْتَةً وَهُمْ لاَ يَشْعُرُونَ ﴿١٠٧﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

e fe eminû en te'tiye-hum gâşiyetun min azâbi allâhi ev te'tiyehumu es sâatu bagteten ve hum lâ yeş'urûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
e mi, mı
fe artık, bundan sonra
eminû emin oldular
en te'tiye-hum onların gelmesi
gâşiyetun perdeleyen, örten, herşeyi kaplayan
min azâbi allâhi Allah'ın azabından
ev veya
te'tiyehumu es sâatu o saatin (vaktin) onlara gelmesi
bagteten ansızın, aniden
ve hum ve onlar
lâ yeş'urûne farkına varmazlar

Bundan sonra Allah’ın azabından bir perdenin (herşeyi örtüp kaplayan bir azabın) gelmesinden veya onlar farkında olmadan o saatin (o vaktin) ansızın onlara gelmesinden (gelmeyeceğinden) emin mi oldular?

YÛSUF SURESİ 107. Ayeti Abdullah Parlıyan Meali

Onlar, Allah'ın azabından herkesi saracak bir belanın, kendilerine gelmeyeceğinden veya hiç farkında değillerken, kıyametin gelmesinden güvende mi görüyorlar kendilerini?

Abdullah Parlıyan