YÛSUF SURESİ 12. Ayeti Suat Yıldırım Meali
Mekke döneminde inmiştir. 111 âyettir. Bu sûrede Yûsuf Peygamberin hayatta karşılaştığı sıkıntılar ve bunlara sabrederek nasıl başarıya ulaştığı anlatılmaktadır. Kur’an’da baştan sona kadar bir tek konuyu anlatan tek sûre budur.
أَرْسِلْهُ مَعَنَا غَدًا يَرْتَعْ وَيَلْعَبْ وَإِنَّا لَهُ لَحَافِظُونَ ﴿١٢﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
ersil-hu
mea-nâ
gaden
yerta'
ve yel'ab
ve in-nâ
lehu
le
hâfizûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
ersil-hu | onu gönder |
mea-nâ | bizimle birlikte |
gaden | yarın |
yerta' | bol bol yesin (beğendiği meyvelerden) |
ve yel'ab | ve oynasın |
ve in-nâ | ve muhakkak biz |
lehu | ona, onu |
le | elbette, gerçekten |
hâfizûne | koruyanlar, muhafaza edenler |
Yarın onu bizimle gönder. Bol bol yesin ve oynasın. Ve muhakkak ki; biz, onu gerçekten muhafaza edenleriz (koruyanlarız).
YÛSUF SURESİ 12. Ayeti Suat Yıldırım Meali
(11-12) (Onlar buna karar verdikten sonra bir gün babalarına varıp:) "Sevgili Babamız! dediler, sen neden güvenip de Yusuf’u bize emanet etmiyorsun. Oysa biz onu çok seviyoruz. Ona samimiyetle bağlıyız." "Yarın onu bizimle gönder, gezsin oynasın, biz ona çok iyi sahip çıkarız."
Suat Yıldırım