YÛSUF SURESİ 60. Ayeti Suat Yıldırım Meali
Mekke döneminde inmiştir. 111 âyettir. Bu sûrede Yûsuf Peygamberin hayatta karşılaştığı sıkıntılar ve bunlara sabrederek nasıl başarıya ulaştığı anlatılmaktadır. Kur’an’da baştan sona kadar bir tek konuyu anlatan tek sûre budur.
فَإِن لَّمْ تَأْتُونِي بِهِ فَلاَ كَيْلَ لَكُمْ عِندِي وَلاَ تَقْرَبُونِ ﴿٦٠﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
fe
in lem te'tû-nî
bi-hî
fe lâ
keyle
lekum
indî
ve lâ takrabû-ni
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
fe | artık, o taktirde |
in lem te'tû-nî | eğer bana getirmezseniz |
bi-hî | onu |
fe lâ | o zaman, o taktirde yoktur |
keyle | bir ölçek, ölçülen madde |
lekum | size, sizin için |
indî | benim yanımda |
ve lâ takrabû-ni | ve bana yaklaşmayın, benim yanıma gelmeyin |
“Eğer onu bana getirmezseniz, o taktirde benim yanımda sizin için bir ölçek (zahire bile) yoktur. Ve bir daha yanıma gelmeyin (bana yaklaşmayın).”
YÛSUF SURESİ 60. Ayeti Suat Yıldırım Meali
(59-60) Yusuf onların zahîre yüklerini hazırlatınca dedi ki: "Siz, baba bir kardeşinizi de yanıma getirin, gördüğünüz gibi ben size tam ölçek veriyorum ve ben dışardan gelen misafirleri ağırlamaya, başka herkesten fazla özen göstermekteyim. Eğer onu getirmezseniz, o zaman, ne bir ölçek olsun zahire bekleyin, ne de yanıma yaklaşın!"
Suat Yıldırım