Mekke döneminde inmiştir. 111 âyettir. Bu sûrede Yûsuf Peygamberin hayatta karşılaştığı sıkıntılar ve bunlara sabrederek nasıl başarıya ulaştığı anlatılmaktadır. Kur’an’da baştan sona kadar bir tek konuyu anlatan tek sûre budur.


فَلَمَّا رَجِعُوا إِلَى أَبِيهِمْ قَالُواْ يَا أَبَانَا مُنِعَ مِنَّا الْكَيْلُ فَأَرْسِلْ مَعَنَا أَخَانَا نَكْتَلْ وَإِنَّا لَهُ لَحَافِظُونَ ﴿٦٣﴾


YÛSUF SURESİ 63. Ayetinin Transkripsiyonu ve Sade Meali

fe lemmâ raceû ilâ ebî-him kâlû yâ ebâ-nâ munia min-nâ el keylu fe ersil mea-nâ ehâ-nâ nektel ve innâ lehu le hâfizûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
fe lemmâ böylece, olduğu zaman
raceû döndüler
ilâ ...e, ...a
ebî-him (onların) babaları
kâlû dediler
yâ ebâ-nâ ey babamız
munia engellendi, yasak edildi
min-nâ bizden, bize
el keylu ölçek
fe ersil artık gönder
mea-nâ bizimle beraber, bizimle
ehâ-nâ kardeşimiz
nektel ölçekle (satın) alalım
ve innâ ve muhakkak biz
lehu onu, onun için
le mutlaka, elbette, gerçekten
hâfizûne koruyanlar, koruyan kimseler, koruyucular

Böylece babalarına döndükleri zaman (babalarına) şöyle dediler: “Ey babamız! Bize ölçek (erzak verilmesi) yasak edildi. Artık kardeşimizi bizimle gönder ki; biz ölçekle (erzak) alalım. Muhakkak ki; biz onu gerçekten koruyanlarız.”

YÛSUF SURESİ 63. Ayeti Karşılaştırmalı Mealleri

Onlar, babalarına döndüklerinde, “Ey babamız! Bize artık zahire verilmeyecek. Kardeşimizi (Bünyamin’i) bizimle gönder ki zahire alalım. Onu biz elbette koruruz” dediler.

Diyanet İşleri

Dönüp babalarına varınca baba dediler, bize artık zahîre verilmeyecek, kardeşimizi de bizimle gönder de zahîre alalım ve şüphe yok ki biz, onu iyice koruruz.

Abdulbaki Gölpınarlı

Babalarına döndüklerinde dediler ki: Ey babamız! Erzak bize yasaklandı. Kardeşimizi (Bünyamin'i) bizimle beraber gönder de (onun sayesinde) ölçüp alalım. Biz onu mutlaka koruyacağız.

Adem Uğur

Babalarına geri döndüklerinde dediler ki: "Ey babamız. . . Bir sonraki gidişte yanımızda (Bünyamin'i) götürmezsek bize bir ölçek bile erzak verilmeyecek. . . Biz onu mutlaka koruruz. "

Ahmed Hulusi

Babalarının yanına vardıklarında:
'Ey babamız, erzak almak bize yasaklandı. Kardeşimiz Bünyamin’i bizimle beraber gönder de, biz de ölçekler dolusu erzak alalım. Biz onu kesinlikle koruruz.' dediler.

Ahmet Tekin

Babalarının yanına döndüklerinde dediler ki: 'Ey babamız! Bizden ölçek (erzak) alıkonuldu. Kardeşimizi de bizimle birlikte gönder ki ölçek (erzak) alalım. Biz onu mutlaka koruruz.'

Ahmet Varol

Böylelikle babalarına döndükleri zaman, dediler ki: "Ey babamız, ölçek bizden engellendi. Bu durumda kardeşimizi bizimle gönder de erzağı alalım. Onu mutlaka koruyacağız."

Ali Bulaç

Bu şekilde babalarına döndükleri zaman, şöyle dediler: “- Ey Babamız! Bizden ölçek (zahire) menedildi. Şimdi kardeşimizi (Bünyamin’i) bizimle beraber gönder de zahire ölçüp alalım. Biz muhakkak onu koruruz.”

Ali Fikri Yavuz

Babalarina donduklerinde, «Ey babamiz! Bize yiyecek yasak edildi, kardesimizi bizimle beraber gonder de yiyecek alalim. Onu elbette koruruz» dediler.

Bekir Sadak

Onlar babalarına döndüklerinde, «Ey babamız! Dediler, bize ölçek(ile ilgili maddeler) yasaklandı. Bizimle beraber kardeşimizi gönder ki, ölçek(le İlgili maddeleri) alabilelim. Şüphesiz ki biz onu koruyucularız.»

Celal Yıldırım

Babalarına döndüklerinde, 'Ey babamız! Bize yiyecek yasak edildi, kardeşimizi bizimle beraber gönder de yiyecek alalım. Onu elbette koruruz' dediler.

Diyanet İşleri (eski)

Babalarına döndüklerinde dediler ki: Ey babamız! Erzak bize yasaklandı. Kardeşimizi (Bünyamin'i) bizimle beraber gönder de (onun sayesinde) ölçüp alalım. Biz onu mutlaka koruyacağız.

Diyanet Vakfi

Babalarına döndüklerinde, 'Ey babamız,' dediler, 'Bundan böyle bize erzak yasaklandı. Kardeşimizi bizimle yolla da erzak alalım. Biz onu koruruz,' dediler.

Edip Yüksel

Bu suretle vaktâ ki babalarına döndüler, ey pederimiz! Dediler: bizden ölçek men'edildi, bu kerre kardeşimizi bizimle beraber gönder ölçüp alalım ve her halde biz onu muhafaza ederiz

Elmalılı Hamdi Yazır

Böylece babalarına döndükleri vakit: «Ey babamız, bizden zahire yasaklandı. Bu kere kardeşimizi bizimle beraber gönder ki ölçüp alalım ve muhakkak biz onu koruruz.» dediler.

Elmalılı (sadeleştirilmiş)

Böylece dönüp babalarına geldikleri vakit, dediler ki: «Ey babamız! Bizden ölçek menedildi (bize zahire verilmeyecek). Bu kere kardeşimizi de bizimle gönder ki, ölçek alabilelim. Biz onu kesinlikle koruyacağız.»

Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)

Yusuf'un kardeşleri babalarının yanına dönünce dediler ki; «Ey babamız, erzak almamız yasaklandı, kardeşimizi bizimle birlikte gönder ki, erzak alabilelim, biz onu kesinlikle koruruz.»

Seyyid Kutub

Böylelikle babalarına döndükleri zaman dediler ki: "Ey babamız, ölçek bizden engellendi. Bu durumda kardeşimizi bizimle gönder de erzağı alalım. Onu mutlaka koruyacağız."

Gültekin Onan

Bu suretle babalarına döndükleri zaman: «Ey babamız, dediler, bizden ölçek men olundu. (Bu sefer) kardeşimizi de bizimle beraber yolla da ölçek alalım. Biz her halde onu muhaafaza edicileriz».

Hasan Basri Çantay

Nihâyet babalarına döndüklerinde dediler ki: 'Ey babamız! (Kardeşimizi bizimle göndermediğin takdirde) bizden ölçek men' edildi; bu yüzden kardeşimizi bizimle berâber gönder ki, ölçek (ile verilen zahîre) alalım; artık şübhesiz ki biz onu gerçekten muhâfaza edici kimseleriz.'

Hayrat Neşriyat

Babalarına döndüklerinde dediler ki: Ey babamız; artık bize zahire verilmeyecek. Kardeşimizi bizimle beraber gönder de zahiremizi alalım. Biz herhalde onu koruruz.

İbni Kesir

Ve böylece babalarının yanına döndüklerinde, (Yusuf'un kardeşleri,) "Ey babamız!" dediler, "(Bünyamin'i yanımızda götürmedikçe) artık bize bir ölçek bile zahire verilmeyecek; bunun için kardeşimizi bizimle gönder ki (bize yetecek) tartıda (zahire) alabilelim; bu arada onu elbette koruyup gözeteceğiz!"

Muhammed Esed

Vaktâ ki babalarına dönüverdiler, dediler ki: «Ey pederimiz! Bizden zahire men edildi, artık bizimle beraber kardeşimizi de gönder ki, zahire alalım ve muhakkak ki biz onun için elbette muhafız kimseleriz.»

Ömer Nasuhi Bilmen

Babalarına döndüklerinde: “Ey babamız! Bize yiyecek yasak edildi, artık bize zahire verilmeyecek. Kardeşimizi bizimle gönder de (onun sayesinde) ölçüp yiyecek alalım. Biz onu mutlaka koruruz. ” dediler.

Ömer Öngüt

Babalarına döndüklerinde: -Ey babamız! Bize yiyecek yasak edildi, kardeşimizi bizimle beraber gönder de yiyecek alalım. Biz, onu koruruz, dediler.

Şaban Piriş

Babalarının yanına dönünce: "Sevgili babamız, dediler, ölçeğimiz, tahsisatımız kaldırıldı. Gelecek sefer, öbür kardeşimizi de bizimle beraber gönder ki onu vesile ederek, daha çok tahsisat alalım. Onu gözümüz gibi koruyacağımıza kesin söz veriyoruz.!"

Suat Yıldırım

Babalarına döndüklerinde dediler ki: "Ey babamız, bizden ölçü men'edildi, kardeşimizi bizimle beraber gönder de (ihtiyacımız olanı) ölç(üp al)alım. Biz onu mutlaka koruruz."

Süleyman Ateş

Böylelikle babalarına döndükleri zaman, dediler ki: «Ey babamız, ölçek bizden engellendi. Bu durumda kardeşimizi bizimle gönder de erzakı alalım. Onu mutlaka biz koruyacağız.»

Tefhim-ul Kuran

Babalarının yanına döndüklerinde, 'Baba, artık bize erzak verilmeyecek,' dediler. 'Kardeşimizi de bizimle gönder ki erzak alalım. Biz ona göz kulak oluruz.'

Ümit Şimşek

Babalarına döndüklerinde dediler ki: "Ey babamız! Ölçü bizden yasaklandı. Şimdi kardeşimizi bizimle gönder ki, ölçüp alabilelim. Biz onu gerçekten iyi koruyacağız."

Yaşar Nuri Öztürk

Ve böylece babalarının yanına döndüklerinde, Yûsuf'un kardeşleri, “Ey baba!” dediler. “Bünyamin'i yanımızda götürmedikçe, artık bize bir ölçek bile zahîre verilmeyecek; bunun için kardeşimizi bizimle gönder ki, hepimize yetecek tartıda zahîre alabilelim. Şüphen olmasın ki, biz onu koruyacağız.”

Abdullah Parlıyan

Babalarına döndüklerinde, “Ey babamız! Erzak bize yasaklandı. Kardeşimizi bizimle beraber gönder de, erzak ölçüp alabilelim. Biz onu mutlaka koruyacağız” dediler.

Bayraktar Bayraklı

Onlar, babalarına döndüklerinde: “Ey babamız! Bize artık zahire verilmeyecek. Kardeşimizi (Bünyamin'i) bizimle gönder ki zahire alalım. Onu biz mutlaka koruyacağız” dediler.

Cemal Külünkoğlu

Babalarına döndüklerinde, “Ey babamız! Bize ölçek (erzak) yasak edildi, kardeşimizi bizimle beraber gönder de ölçek (erzak) alalım. Biz onun için elbette koruyucu kimseleriz” dediler.

Kadri Çelik

Yusuf’un kardeşleri, babaları (Yakub’ un) yanına döndüklerinde, “Muhterem babamız,” dediler, “bir daha bize zahire verilmeyecek. Bu bakımdan ne olur, bizimle beraber kardeşimizi de gönder ki, O’nu vesile ederek ihtiyacımız olan zahireyi alabilelim. O’nu gözümüz gibi koruyacağımıza kesin söz veriyoruz.”

Ali Ünal

Böylelikle babalarına döndüklerinde dediler ki: “Ey babamız, ölçek bizden engellendi. Bu durumda kardeşimizi bizimle gönder de erzağı alalım. Onu mutlaka koruyacağız.”

Harun Yıldırım

Sonunda babalarının yanına dönerek (olan biteni haber verdiler ve) "Ey babamız!" dediler, "(Bünyamin olmadan) bize bir ölçek dahi verilmeyecek. İşte bu yüzden kardeşimizi bizimle birlikte gönder de payımızı alalım. Bir de, onu koruyacağımızdan en ufak kuşkun olmasın!"

Mustafa İslamoğlu

Babalarina döndüklerinde, dediler ki: “Ey babamız! Bizden ölçü menedildi. Kardeşimizi bizimle birlikte gönder de ölçüp alalım. Kesinlikle biz onu koruyucularız.”

Sadık Türkmen

Babalarına döndüklerinde “Ey Babamız! Bundan sonra (bizimle kardeşimizi göndermezsen) bize ihtiyaçlarımız verilmeyecek. Bizimle birlikte kardeşimizi gönder de ihtiyaçlarımızı alalım. Biz kardeşimizi koruruz” dediler.

İlyas Yorulmaz

Böylece babalarına döndükleri zaman (babalarına) şöyle dediler: “Ey babamız! Bize ölçek (erzak verilmesi) yasak edildi. Artık kardeşimizi bizimle gönder ki; biz ölçekle (erzak) alalım. Muhakkak ki; biz onu gerçekten koruyanlarız.”

İmam İskender Ali Mihr