Mekke döneminde inmiştir. 111 âyettir. Bu sûrede Yûsuf Peygamberin hayatta karşılaştığı sıkıntılar ve bunlara sabrederek nasıl başarıya ulaştığı anlatılmaktadır. Kur’an’da baştan sona kadar bir tek konuyu anlatan tek sûre budur.


قَالُواْ يَا أَيُّهَا الْعَزِيزُ إِنَّ لَهُ أَبًا شَيْخًا كَبِيرًا فَخُذْ أَحَدَنَا مَكَانَهُ إِنَّا نَرَاكَ مِنَ الْمُحْسِنِينَ ﴿٧٨﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

kâlû yâ eyyuhâ el azîzu inne lehû eben şeyhan kebîran fe huz ehade-nâ mekâne-hu innâ nerâ-ke min el muhsinîne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
kâlû dediler
yâ eyyuhâ el azîzu ey azîz
inne muhakkak, gerçekten
lehû onun var
eben babası
şeyhan ihtiyar, yaşlı
kebîran büyük
fe artık, o sebeple, bundan dolayı
huz tut, al
ehade-nâ bizden birisi
mekâne-hu onun yerine
innâ muhakkak ki biz, gerçekten biz
nerâ-ke seni görüyoruz
min el muhsinîne muhsinlerden

“Ey azîz (vezir)! Gerçekten onun çok yaşlı, büyük bir babası var. O sebeple onun yerine bizden birisini al (tut). Muhakkak ki; biz seni muhsinlerden görüyoruz.” dediler.

YÛSUF SURESİ 78. Ayeti Abdullah Parlıyan Meali

Dediler ki: “Ey vezir! Onun çok yaşlı bir babası var, O'nun burada bırakıldığına çok üzülür, O'nun yerine bizden birimizi al; zira biz seni iyilik edenlerden birisi olarak görüyoruz.”

Abdullah Parlıyan