Mekke döneminde inmiştir. 111 âyettir. Bu sûrede Yûsuf Peygamberin hayatta karşılaştığı sıkıntılar ve bunlara sabrederek nasıl başarıya ulaştığı anlatılmaktadır. Kur’an’da baştan sona kadar bir tek konuyu anlatan tek sûre budur.


قَالَ إِنَّمَا أَشْكُو بَثِّي وَحُزْنِي إِلَى اللّهِ وَأَعْلَمُ مِنَ اللّهِ مَا لاَ تَعْلَمُونَ ﴿٨٦﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

kâle innemâ eşkû bessî ve huznî ilâllâhi (ilâ allâhi) ve a'lemu min allâhi mâ lâ ta'lemûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
kâle dedi
innemâ sadece
eşkû şikâyet ederim (arz ederim)
bessî derin üzüntüm, kederim
ve huznî ve hüznüm
ilâllâhi (ilâ allâhi) Allah'a
ve a'lemu ve biliyorum
min allâhi Allah'tan
mâ lâ ta'lemûne sizin bilmediğiniz şeyi (şeyleri)

(Yâkub a.s) şöyle dedi: “Ben kederimi ve hüznümü sadece Allah’a arz ederim (şikâyet ederim). Ve sizin bilmediğiniz şey(ler)i ben Allah’tan (Allah’ın bildirmesi ile) bilirim.”

YÛSUF SURESİ 86. Ayeti Ömer Öngüt Meali

Dedi ki: “Ben üzüntümü ve tasamı yalnız Allah'a açarım. Allah tarafından, ben sizin bilmediklerinizi bilirim. ”

Ömer Öngüt