Mekke döneminde inmiştir. 60 âyettir. Sûre, adını ilk âyette geçen “ez-zâriyât” kelimesinden almıştır. Zâriyât, esip savuran rüzgârlar demektir.


وَالسَّمَاء بَنَيْنَاهَا بِأَيْدٍ وَإِنَّا لَمُوسِعُونَ ﴿٤٧﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

ve es semâe beneynâ-hâ bi eydin ve innâ le mûsiûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
ve es semâe ve sema, gökyüzü
beneynâ-hâ onu biz bina ettik
bi eydin büyük bir kudretle, büyük bir kuvvetle
ve innâ ve muhakkak ki biz
le elbette
mûsiûne genişletici olan

Ve sema; Biz onu büyük bir kudret ile bina ettik. Ve muhakkak ki (onu) genişletici olan elbette Biziz.

ZÂRİYÂT SURESİ 47. Ayeti Tefhim-ul Kuran Meali

Biz göğü 'büyük bir kudretle' bina ettik ve şüphesiz biz, (onu) genişletici olanlarız.

Tefhim-ul Kuran