ZUHRÛF SURESİ 20. Ayeti Ali Fikri Yavuz Meali
Mekke döneminde inmiştir. 89 âyettir. Sûre, adını 35. âyette geçen “Zuhruf” kelimesinden almaktadır. Zuhruf; yaldız, mücevher, dünya hayatının geçici menfaati anlamlarına gelir.
وَقَالُوا لَوْ شَاء الرَّحْمَنُ مَا عَبَدْنَاهُم مَّا لَهُم بِذَلِكَ مِنْ عِلْمٍ إِنْ هُمْ إِلَّا يَخْرُصُونَ ﴿٢٠﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
ve kâlû
lev
şâe
er rahmânu
mâ abednâ-hum
mâ lehum
bi zâlike
min ilmin
in ... (illâ)
hum
(in) ... illâ
yahrusûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
ve kâlû | ve dediler |
lev | şâyet, eğer |
şâe | diledi |
er rahmânu | Rahmân |
mâ abednâ-hum | biz onlara tapmazdık |
mâ lehum | onların yoktur |
bi zâlike | bunda, bu konuda |
min ilmin | (ilimden) bir ilim |
in ... (illâ) | sadece |
hum | onlar |
(in) ... illâ | sadece |
yahrusûne | yalan söylüyorlar, uyduruyorlar |
Ve (onlar): “Eğer Rahmân dileseydi, biz onlara tapmazdık.” dediler. Onların bu konuda bir ilimleri (bilgileri) yoktur. Onlar sadece yalan söylüyorlar.
ZUHRÛF SURESİ 20. Ayeti Ali Fikri Yavuz Meali
Bir de şöyle dediler: “- Rahmân dileseydi, biz o meleklere tapmazdık.” Onların bu hususta hiç bir bilgisi yoktur; onlar ancak yalan söylüyorlar.
Ali Fikri Yavuz