ZUHRÛF SURESİ 26. Ayeti Celal Yıldırım Meali
Mekke döneminde inmiştir. 89 âyettir. Sûre, adını 35. âyette geçen “Zuhruf” kelimesinden almaktadır. Zuhruf; yaldız, mücevher, dünya hayatının geçici menfaati anlamlarına gelir.
وَإِذْ قَالَ إِبْرَاهِيمُ لِأَبِيهِ وَقَوْمِهِ إِنَّنِي بَرَاء مِّمَّا تَعْبُدُونَ ﴿٢٦﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
ve iz kâle
ibrâhîmu
li ebî-hi
ve kavmi-hi
inne-nî
berâun
mimmâ (min mâ)
ta'budûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
ve iz kâle | ve demişti |
ibrâhîmu | İbrâhîm |
li ebî-hi | babasına |
ve kavmi-hi | ve onun kavmi |
inne-nî | muhakkak ki ben |
berâun | uzak, ayrı |
mimmâ (min mâ) | şeyden, şeylerden |
ta'budûne | siz taparsınız, tapıyorsunuz |
Ve Hz. İbrâhîm, babasına ve kavmine: “Muhakkak ki ben, sizin taptığınız şeylerden uzağım.” demişti.
ZUHRÛF SURESİ 26. Ayeti Celal Yıldırım Meali
(26-27) Hani bir vakit İbrahim, babasına ve kavmine dedi ki: «Hakikat ben, sizin taptıklarınızdan uzağım, onlarla bir ilişiğim yoktur. Ancak beni yoktan örneksiz yaratan (Rabbim) müstesna (ancak O'na taparım). Gerçek O, beni doğru yola eriştirecektir.
Celal Yıldırım