ZUHRÛF SURESİ 30. Ayeti Abdulbaki Gölpınarlı Meali
Mekke döneminde inmiştir. 89 âyettir. Sûre, adını 35. âyette geçen “Zuhruf” kelimesinden almaktadır. Zuhruf; yaldız, mücevher, dünya hayatının geçici menfaati anlamlarına gelir.
وَلَمَّا جَاءهُمُ الْحَقُّ قَالُوا هَذَا سِحْرٌ وَإِنَّا بِهِ كَافِرُونَ ﴿٣٠﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
ve lemmâ
câe-hum
el hakku
kâlû
hâzâ
sihrun
ve innâ
bi-hi
kâfirûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
ve lemmâ | ve ... olduğu zaman |
câe-hum | onlara geldi |
el hakku | hak |
kâlû | dediler |
hâzâ | bu |
sihrun | bir sihir |
ve innâ | ve muhakkak ki biz |
bi-hi | onu |
kâfirûne | inkâr edenler |
Ve onlara Hakk (Kur’ân) geldiği zaman: “Bu bir sihirdir ve şüphesiz biz, onu inkâr edenleriz.” dediler.
ZUHRÛF SURESİ 30. Ayeti Abdulbaki Gölpınarlı Meali
Ve onlara gerçek gelince de bu dediler, büyü ve biz şüphe yok ki inkâr etmedeyiz onu.
Abdulbaki Gölpınarlı