ZUHRÛF SURESİ 31. Ayeti Ahmet Tekin Meali
Mekke döneminde inmiştir. 89 âyettir. Sûre, adını 35. âyette geçen “Zuhruf” kelimesinden almaktadır. Zuhruf; yaldız, mücevher, dünya hayatının geçici menfaati anlamlarına gelir.
وَقَالُوا لَوْلَا نُزِّلَ هَذَا الْقُرْآنُ عَلَى رَجُلٍ مِّنَ الْقَرْيَتَيْنِ عَظِيمٍ ﴿٣١﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
ve kâlû
lev lâ
nuzzile
hâzâ
el kur'ânu
alâ raculin
min
el karyeteyni
azîmin
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
ve kâlû | ve dediler ki |
lev lâ | olmaz mı, olsaydı, (öyle) değil mi? |
nuzzile | indirilir |
hâzâ | bu |
el kur'ânu | Kur'ân |
alâ raculin | bir adama |
min | ...'den |
el karyeteyni | iki belde |
azîmin | azîm, büyük |
Ve dediler ki: “Bu Kur’ân’ın, iki beldeden, bir büyük adama indirilmesi gerekmez miydi?”
ZUHRÛF SURESİ 31. Ayeti Ahmet Tekin Meali
Onlar:
Ahmet Tekin
'Bu Kur’ân, şu iki şehrin birisinden, Mekkeli veya Tâifli önde gelen bir adama, bölüm bölüm indirilmeli, değil miydi?' dediler.