Mekke döneminde inmiştir. 89 âyettir. Sûre, adını 35. âyette geçen “Zuhruf” kelimesinden almaktadır. Zuhruf; yaldız, mücevher, dünya hayatının geçici menfaati anlamlarına gelir.


أَوْ نُرِيَنَّكَ الَّذِي وَعَدْنَاهُمْ فَإِنَّا عَلَيْهِم مُّقْتَدِرُونَ ﴿٤٢﴾


ZUHRÛF SURESİ 42. Ayetinin Transkripsiyonu ve Sade Meali

ev nuriyenne-ke ellezî vaadnâ-hum fe innâ aleyhim muktedirûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
ev veya, ya da
nuriyenne-ke sana mutlaka göstereceğiz
ellezî ki onu
vaadnâ-hum onlara vaadettik
fe çünkü
innâ mutlaka biz, muhakkak ki biz
aleyhim onların üstünde, üzerinde
muktedirûne muktedir olanlar, gücü yetenler

Ya da onlara vaadettiğimizi (azabı) sana mutlaka göstereceğiz. Çünkü Biz, onların üzerinde mutlaka muktedir olanlarız (gücü yetenleriz).

ZUHRÛF SURESİ 42. Ayeti Karşılaştırmalı Mealleri

Yahut da, onlara yaptığımız tehdidi sana gösteririz ki, bizim onlara gücümüz yeter.

Diyanet İşleri

Yahut da onlara vaadettiğimiz azâbı mutlaka sana gösteririz, gerçekten de onlara gücümüz yeter bizim.

Abdulbaki Gölpınarlı

Yahut onlara vâdettiğimiz azabı, sana gösteririz. Çünkü bizim onlara gücümüz yeter.

Adem Uğur

Yahut da onlara vadettiğimizi sana gösteririz. . . Biz onlar üzerinde istediğimizi yapma gücüne sahibiz!

Ahmed Hulusi

Yahut da, onları tehdit ettiğimiz azâbı sana gösteririz. Kesinkes bizim onlara gücümüz yeter.

Ahmet Tekin

Yahut onlara vaadettiğimizi sana gösteririz. Şüphesiz bizim onlara gücümüz yeter.

Ahmet Varol

Ya da kendilerine va'dettiğimiz şeyi onlara gösteririz ki, biz gerçekten onların üstünde güç yetirenleriz.

Ali Bulaç

Yahud onlara (azab olarak) vaad ettiğimizi, (hayatında) muhakkak sana göstereceğiz. Elbette onlara azab etmeğe kadiriz.

Ali Fikri Yavuz

(41-42) Seni onlardan uzaklastirsak bile dogrusu Biz kendilerinden oc aliriz; yahut onlara vadettigimizi sana gosteririz. Cunku onlara karsi gucu yetenleriz.

Bekir Sadak

Ya da onlara va'dettiğimiz şeyi (azabı) sana göstereceğiz. Çünkü bizim, onlara kudretimiz elbette yeter.

Celal Yıldırım

(41-42) Seni onlardan uzaklaştırsak bile doğrusu Biz kendilerinden öç alırız; yahut onlara vadettiğimizi sana gösteririz. Çünkü onlara karşı gücü yetenleriz.

Diyanet İşleri (eski)

Yahut onlara vâdettiğimiz azabı, sana gösteririz. Çünkü bizim onlara gücümüz yeter.

Diyanet Vakfi

Yahut, onlara söz verdiğimizi sana gösteririz; bizim onlara gücümüz yeter.

Edip Yüksel

Yâhud onlara yaptığımız vaîdi sana gösterirsek şübhe yok ki biz ona da muktediriz

Elmalılı Hamdi Yazır

Yahut onlara yaptığımız tehdidi sana gösterirsek! Şüphesiz Biz onlara bunu yapmaya da muktediriz

Elmalılı (sadeleştirilmiş)

Yahut da onlara vaad ettiğimiz azabı sana gösteririz. Çünkü bizim onlara azap etmeye gücümüz yeter.

Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)

Yahut onları tehdit ettiğimiz şeyi sana gösteririz. Bizim onlara gücümüz yeter.

Seyyid Kutub

Ya da kendilerine vaadettiğimiz şeyi onlara gösteririz ki, biz gerçekten onların üstünde güç yetirenleriz.

Gültekin Onan

Yahud onlara va'd (ve tehdîd) etdiğimiz (azâb) ı (senin hayâtında) behemehal kendine göstereceğiz. Çünkü biz onların üstünde iktidar saahibleriyiz.

Hasan Basri Çantay

Yâhut onlara va'd ettiğimiz (azâb)ı sana (hayâtında) gösteririz; çünki şübhesiz biz, onların üzerine muktedir olanlarız.

Hayrat Neşriyat

Yahut da onlara vaadettiğimizi sana gösteririz. Çünkü Biz, onlara karşı gücü yetenleriz.

İbni Kesir

ve onlara vaad ettiğimiz şeyi yerine getirdiğimizi (bu dünyada) sana göstersek de (göstermesek de) onlar üzerinde kesin bir otoriteye sahibiz!

Muhammed Esed

(42-43) Yahut onlara vaadettiğimizi sana göstereceğizdir. Çünkü Biz, muhakkak ki onların üzerlerine muktedirleriz. Artık sen, sana vahyolunmuş olana kuvvetle sarıl. Şüphe yok ki, sen bir doğru yol üzerindesin.

Ömer Nasuhi Bilmen

Yahut onlara vâdettiğimiz azabı sana gösteririz. Çünkü bizim onlara gücümüz yeter.

Ömer Öngüt

Onlara vaadettiğimizi sana göstersek de.. Elbette biz, onlara güç yetiririz!

Şaban Piriş

(41-42) Ey Resulüm! Biz seni vefat ettirip yanımıza alsak da, yine onlardan müminlerin intikamını alırız. Yahut onlara vâd ettiğimiz azabı, sana sağlığında gösteririz. Çünkü onlara karşı Biz her zaman güçlüyüz.

Suat Yıldırım

Yahut onları uyardığımız şeyi sana gösteririz (senin gözlerinin önünde onları azâba uğratırız); bizim onlara gücümüz yeter.

Süleyman Ateş

Ya da kendilerine va'dettiğimiz şeyi onlara gösteririz ki, biz gerçekten onların üstünde güç yetirenleriz.

Tefhim-ul Kuran

Yahut onlara vaad ettiğimiz şeyi sana da gösteririz. Nasıl olsa Bizim onlara gücümüz yeter.

Ümit Şimşek

Yahut da onlara yönelttiğimiz tehdidi sana gösteririz. Biz onlarla başa çıkacak güçteyiz.

Yaşar Nuri Öztürk

Yahut onları tehdit ettiğimiz şeyi sana gösteririz, yani senin gözlerinin önünde, onları azaba uğratırız. Şüphesiz biz onların hakkından geliriz.

Abdullah Parlıyan

Yahut onlara vaad ettiğimiz azabı sana gösteririz. Çünkü bizim onlara gücümüz yeter.

Bayraktar Bayraklı

(41-42) (Ey Resulüm!) Biz seni onların arasından (vefat ettirip) yanımıza alsak da, onlardan yine (yaptıkları kötülüklerin karşılığını vererek) intikamı alacağız. Yahut onlara vaad ettiğimiz azabı, dünyada sana göstereceğiz. Çünkü onlara karşı biz her zaman güçlüyüz.

Cemal Külünkoğlu

Ya da onlara vaat ettiğimiz azabı sana gösteririz. Çünkü bizim onlara gücümüz yeter.

Kadri Çelik

Veya onlara va’dettiğimiz (azabı, mağlûbiyeti sen hayatta iken kendilerine tattırırız da, onu) sana da gösteririz; hiç şüphesiz Biz, onlara dilediğimizi yapabilecek güçteyiz.

Ali Ünal

Ya da kendilerine va’dettiğimiz şeyi onlara gösteririz ki, biz gerçekten onların üstünde güç yetirenleriz.

Harun Yıldırım

(istersek, onları tehdit ettiğimiz (azabı) sana da gösteririz: Her durumda Biz, elbette onları alt edecek bir güce sahibiz.

Mustafa İslamoğlu

Ya da onları tehdit ettiğimiz (azabı) sana gösteririz. Elbette Biz, onlara güç yetiricileriz.

Sadık Türkmen

Veyahut onlara vaat ettiğimiz azabı sana gösterirsek ki, bizim buna gücümüz yeter.

İlyas Yorulmaz

Ya da onlara vaadettiğimizi (azabı) sana mutlaka göstereceğiz. Çünkü Biz, onların üzerinde mutlaka muktedir olanlarız (gücü yetenleriz).

İmam İskender Ali Mihr