ZUHRÛF SURESİ 42. Ayeti Celal Yıldırım Meali
Mekke döneminde inmiştir. 89 âyettir. Sûre, adını 35. âyette geçen “Zuhruf” kelimesinden almaktadır. Zuhruf; yaldız, mücevher, dünya hayatının geçici menfaati anlamlarına gelir.
أَوْ نُرِيَنَّكَ الَّذِي وَعَدْنَاهُمْ فَإِنَّا عَلَيْهِم مُّقْتَدِرُونَ ﴿٤٢﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
ev
nuriyenne-ke
ellezî
vaadnâ-hum
fe
innâ
aleyhim
muktedirûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
ev | veya, ya da |
nuriyenne-ke | sana mutlaka göstereceğiz |
ellezî | ki onu |
vaadnâ-hum | onlara vaadettik |
fe | çünkü |
innâ | mutlaka biz, muhakkak ki biz |
aleyhim | onların üstünde, üzerinde |
muktedirûne | muktedir olanlar, gücü yetenler |
Ya da onlara vaadettiğimizi (azabı) sana mutlaka göstereceğiz. Çünkü Biz, onların üzerinde mutlaka muktedir olanlarız (gücü yetenleriz).
ZUHRÛF SURESİ 42. Ayeti Celal Yıldırım Meali
Ya da onlara va'dettiğimiz şeyi (azabı) sana göstereceğiz. Çünkü bizim, onlara kudretimiz elbette yeter.
Celal Yıldırım