Mekke döneminde inmiştir. 89 âyettir. Sûre, adını 35. âyette geçen “Zuhruf” kelimesinden almaktadır. Zuhruf; yaldız, mücevher, dünya hayatının geçici menfaati anlamlarına gelir.


وَاسْأَلْ مَنْ أَرْسَلْنَا مِن قَبْلِكَ مِن رُّسُلِنَا أَجَعَلْنَا مِن دُونِ الرَّحْمَنِ آلِهَةً يُعْبَدُونَ ﴿٤٥﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

ves'el (ve es'el) men erselnâ min kabli-ke min rusuli-nâ e cealnâ min dûni er rahmâni âliheten yu'bedûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
ves'el (ve es'el) ve sor
men kim, kimse
erselnâ biz gönderdik
min kabli-ke senden önce
min rusuli-nâ resûllerimizden
e cealnâ biz kıldık mı?
min dûni ...'den başka
er rahmâni Rahmân
âliheten ilâhlar
yu'bedûne ibadet edilir, tapılır

Ve senden önce gönderdiğimiz resûllerimizden sor (bakalım), Rahmân’dan başka tapılacak ilâhlar kıldık mı?

ZUHRÛF SURESİ 45. Ayeti Ömer Nasuhi Bilmen Meali

(44-45) Ve muhakkak ki o, elbette senin için ve kavmin için pek büyük bir şereftir ve ileride sual olunacaksınızdır. Senden evvel resûllerimizden göndermiş olduğumuz zâtlara sor, biz o Rahmân'dan başka tapılacak ilâhlar yaptık mı?

Ömer Nasuhi Bilmen