ZUHRÛF SURESİ 58. Ayeti Harun Yıldırım Meali
Mekke döneminde inmiştir. 89 âyettir. Sûre, adını 35. âyette geçen “Zuhruf” kelimesinden almaktadır. Zuhruf; yaldız, mücevher, dünya hayatının geçici menfaati anlamlarına gelir.
وَقَالُوا أَآلِهَتُنَا خَيْرٌ أَمْ هُوَ مَا ضَرَبُوهُ لَكَ إِلَّا جَدَلًا بَلْ هُمْ قَوْمٌ خَصِمُونَ ﴿٥٨﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
ve kâlû
e
âlihetu-nâ
hayrun
em
huve
mâ darabû-hu
leke
illâ
cedelen
bel hum
kavmun
hasımûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
ve kâlû | ve dediler |
e | mi? |
âlihetu-nâ | bizim ilâhlarımız |
hayrun | (daha) hayırlı |
em | yoksa, veya ... mı? |
huve | o |
mâ darabû-hu | onu örnek vermediler, söylemediler |
leke | sana |
illâ | ancak, hariç, ...'den başka |
cedelen | mücâdele, tartışma |
bel hum | hayır onlar |
kavmun | bir kavim |
hasımûne | düşmanlar, düşman olanlar |
Ve: “Bizim ilâhlarımız mı hayırlı yoksa o mu?” dediler. Sana bu örneği, seninle mücâdeleden başka bir şey için söylemediler. Hayır, onlar düşman bir kavimdir.
ZUHRÛF SURESİ 58. Ayeti Harun Yıldırım Meali
Ve: “Bizim ilahlarımız mı daha hayırlı, yoksa o mu?” dediler. Onu yalnızca bir tartışma konusu olsun diye örnek gösterdiler. Hayır, onlar tartışmacı ve düşman bir kavimdir.
Harun Yıldırım