Mekke döneminde inmiştir. 89 âyettir. Sûre, adını 35. âyette geçen “Zuhruf” kelimesinden almaktadır. Zuhruf; yaldız, mücevher, dünya hayatının geçici menfaati anlamlarına gelir.


وَإِنَّهُ لَعِلْمٌ لِّلسَّاعَةِ فَلَا تَمْتَرُنَّ بِهَا وَاتَّبِعُونِ هَذَا صِرَاطٌ مُّسْتَقِيمٌ ﴿٦١﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

ve inne-hu le ilmun li es sâati fe lâ temterunne (lâ temteru-enne) bihâ ve ittebiû-ni hâzâ sirâtun mustakîmun
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
ve inne-hu ve muhakkak ki o
le elbette, mutlaka, gerçekten
ilmun ilim, bilgi
li es sâati o saat için
fe o zaman, öyleyse
lâ temterunne (lâ temteru-enne) sakın şüphe etmeyin
bihâ ondan (onun hakkında)
ve ittebiû-ni ve bana tâbî olun
hâzâ bu, işte bu
sirâtun yol
mustakîmun istikamet verilmiş, yönlendirilmiş

Ve muhakkak ki o, gerçekten o saat (kıyâmetin zamanı) için bir ilimdir (bilgidir). Öyleyse ondan sakın şüphe etmeyin! Ve Bana (Allah'a) tâbî olun! İşte bu, Sıratı Mustakîm'dir.

ZUHRÛF SURESİ 61. Ayeti Ahmet Tekin Meali

'Şüphesiz Îsâ, bizzat o, yaratılışı, ölüleri diriltişi, çamurdan kuşlara hayat verişi, kıyametin gerçekleşeceğinin ilmî delili niteliğinde, bu Kur’ân da kıyametin ilmî delillerini ihtiva etmektedir.
Kıyametin kopacağı ânın geleceğinden şüphe etmeyin. Bana tâbi olun, Allah’ın size emrettiği hususlarda bana itaat edin, benim sünnetime uyun. Benim davet ettiğim bu din, doğru, muhkem, güvenli yol, İslâmî hayat tarzıdır.'

Ahmet Tekin