Mekke döneminde inmiştir. 89 âyettir. Sûre, adını 35. âyette geçen “Zuhruf” kelimesinden almaktadır. Zuhruf; yaldız, mücevher, dünya hayatının geçici menfaati anlamlarına gelir.


فَاصْفَحْ عَنْهُمْ وَقُلْ سَلَامٌ فَسَوْفَ يَعْلَمُونَ ﴿٨٩﴾


ZUHRÛF SURESİ 89. Ayetinin Transkripsiyonu ve Sade Meali

fe isfah an-hum ve kul selâmun fe sevfe ya'lemûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
fe o zaman, artık, böylece
isfah vazgeç
an-hum onlardan
ve kul ve de, söyle
selâmun selâm olsun
fe artık
sevfe yakında
ya'lemûne bilecekler

Bundan sonra onlardan vazgeç ve: “Selâm olsun.” de. Artık yakında bilecekler.

ZUHRÛF SURESİ 89. Ayeti Karşılaştırmalı Mealleri

Şimdilik sen onları hoş gör ve “size selâm olsun” de. Yakında bilecekler.

Diyanet İşleri

Artık yüzçevir onlardan ve de ki: Esenlik size, yakında bilip anlarlar.

Abdulbaki Gölpınarlı

Şimdilik sen onlardan yüz çevir ve size selam olsun de. Yakında bilecekler! buyurdu.

Adem Uğur

(Rasûlüm!) Sen onlara aldırma ve: "Selâm" de! Yakında bilecekler (işin hakikatini)!

Ahmed Hulusi

Gene de, sen onlara azarlamadan, kınamadan müsamaha göster ve:
'Bizden uzak durun' de. Onlar yakında vaziyeti öğrenecekler.

Ahmet Tekin

Şimdi sen onlardan geç ve: 'Selâm' de! Yakında bilecekler.

Ahmet Varol

Şimdi sen, 'aldırış etmeksizin onlardan yüz çevir' ve: "Selam" de. Artık onlar bileceklerdir.

Ali Bulaç

(Ey Rasûlüm), şimdilik onlardan yüz çevir, (kendilerini terk et) de “Selâm= anlaşma var” söyle. Artık yakında (başlarına gelecek felâketi) bileceklerdir.

Ali Fikri Yavuz

(88-89) Onlar hakkinda: «Ey Rabbim! Bunlar inanmayan bir millettir» demesi uzerine Allah: «Oralari gec, esenlik dile; yakinda bileceklerdir» buyurdu. *

Bekir Sadak

(88-89) (Peygamberin) «Ey Rabbim ! Şüphesiz ki bunlar imân etmeyen bir millettir», sözüne karşılık, «sen, onlardan vazgeç de selâm (size), ileride bileceklerdir.» (buyuruldu).

Celal Yıldırım

(88-89) Onlar hakkında: 'Ey Rabbim! Bunlar inanmayan bir millettir' demesi üzerine Allah: 'Onlardan geç, esenlik dile; yakında bileceklerdir' buyurdu.

Diyanet İşleri (eski)

(88-89) (Resûlullah'ın:) Yâ Rabbi! Bunlar, iman etmeyen bir kavimdir, demesine karşı Allah: Şimdilik sen onlardan yüz çevir ve size selam olsun de. Yakında bilecekler! buyurdu.

Diyanet Vakfi

Onlara aldırma ve 'Selam' (barış ve esenlik), de; yakında bilecekler.

Edip Yüksel

Şimdi sen onlardan sarfı nazar et de 'selâm!' de, artık ileride bileceklerdir!

Elmalılı Hamdi Yazır

Şimdi sen onlardan vazgeç de «Selam!» de! Artık ilerde bileceklerdir.

Elmalılı (sadeleştirilmiş)

Ey Muhammed! Şimdilik sen onlara aldırma ve: «Size selâm olsun.» de. Onlar yakında bilecekler!

Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)

Ey Muhammed! Sen şimdilik onlardan yüz çevir ve esenlik dile; yakında bileceklerdir.

Seyyid Kutub

Şimdi sen 'aldırış etmeksizin onlardan yüz çevir' ve "selam" de. Artık onlar bileceklerdir.

Gültekin Onan

Şimdilik sen (Habîbim) onlardan yüz çevir, «Selâm» de. Artık yakında bileceklerdir.

Hasan Basri Çantay

(Ey Resûlüm!) Şimdi onlardan yüz çevir ve 'Selâm! (Allah selâmet versin!)' de! Artık ileride bileceklerdir.

Hayrat Neşriyat

Şimdilik sen, onlardan yüz çevir ve; selam, de. Yakında bileceklerdir.

İbni Kesir

Ama sen onlar(ın yaptıkların)a dayan ve de ki: "Selam (olsun size)!" Çünkü onlar zamanı geldiğinde (hakikati) anlayacaklar.

Muhammed Esed

(88-89) Ve onun, «Yarabbi! Muhakkak ki, onlar imân etmez bir kavimdir,» demesi de indallah malumdur. Şimdi onlardan iraz et ve «Selâm,» deyiver, artık ileride bileceklerdir.

Ömer Nasuhi Bilmen

Resulüm! Şimdilik sen onlardan yüz çevir. De ki: "Size selâm olsun!" Yakında bilecekler.

Ömer Öngüt

Öyleyse onları boş ver ve “selam” de, nasıl olsa öğrenecekler.

Şaban Piriş

Şimdi sen onlardan yüz çevir ve: "Selâm size!" de. Artık yakında mâruz kalacakları âkıbeti öğrenirler.

Suat Yıldırım

Şimdi sen onlardan geç ve : "Size esenlik (dilerim)" de. Yakında bileceklerdir.

Süleyman Ateş

Şimdi sen, 'aldırış etmeksizin onlardan yüz çevir' ve: «Selam» de. Artık onlar bileceklerdir.

Tefhim-ul Kuran

Sen onlara aldırma ve 'Size selâm olsun' de. Yakında onlar da görecekler.

Ümit Şimşek

Artık sen onlara aldırma, "Selam!" deyiver. Yakında bilecekler.

Yaşar Nuri Öztürk

Ey Muhammed! Şimdi sen, onlardan yüz çevir, vazgeç ve size “Selam deyiver!” yakında bilecekler.

Abdullah Parlıyan

“Onlara karşı dikkatli ol ve “selam” size de! İleride gerçeği anlayacaklardır.”[539]

Bayraktar Bayraklı

(Ey Resulüm!) sen onların yaptıklarına dayan/aldırma ve de ki: “Selam (olsun size)!” Çünkü onlar zamanı geldiğinde (hakikati) anlayacaklar.

Cemal Külünkoğlu

Şimdilik sen onlara aldırma ve “Selâm” (yumuşak söz) de. Onlar yakında bilecekler!

Kadri Çelik

Madem öyle (ey Rasûlüm), aldırma onlara, (söylediklerini duymazdan, yaptıklarını görmezden gel) ve kendilerine selâmet dileyerek yoluna devam et. Gün gelecek, elbette bileceklerdir.

Ali Ünal

Şimdi sen aldırış etmeksizin onlardan yüz çevir ve: “Selam.” de. Yakında bileceklerdir.

Harun Yıldırım

Fakat sen (verdikleri selamı) güzel bir karşılıkla al, yani "(Size de) selam olsun!" de. Nasıl olsa zamanı geldiğinde (gerçeği) öğrenecekler.

Mustafa İslamoğlu

Sen onlardan vazgeç/ayrıl: “Size selâm olsun/iyi günler” diyerek! Çünkü yakında bilecekler!

Sadık Türkmen

Onlardan (Kur'an'ı onlara anlatmaktan) vazgeç ve onlara “Selam” diyerek geç git. Sonra onlar gerçekleri öğrenecekler.

İlyas Yorulmaz

Bundan sonra onlardan vazgeç ve: “Selâm olsun.” de. Artık yakında bilecekler.

İmam İskender Ali Mihr