Mekke döneminde inmiştir. 75 âyettir. Sûre, adını 71 ve 73. âyetlerde geçen “Zümer” kelimesinden almıştır. Zümer; zümreler, gruplar demektir.


وَالَّذِينَ اجْتَنَبُوا الطَّاغُوتَ أَن يَعْبُدُوهَا وَأَنَابُوا إِلَى اللَّهِ لَهُمُ الْبُشْرَى فَبَشِّرْ عِبَادِ ﴿١٧﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

ve ellezîne ictenebû et tâgûte en ya'budû-hâ ve enâbû ilâllâhi (ilâ allâhi) lehum el buşrâ fe beşşir ibâdi
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
ve ellezîne ve o kimseler, onlar
ictenebû içtinap ettiler, sakındılar, kaçındılar
et tâgûte tagut, insan ve cin şeytanlar
en ya'budû-hâ ona kul olmak
ve enâbû ve yöneldiler
ilâllâhi (ilâ allâhi) Allah'a
lehum onlar için, onlara vardır
el buşrâ müjde
fe öyleyse
beşşir müjdele
ibâdi kullarım

Ve onlar ki; taguta (insan ve cin şeytanlara) kul olmaktan içtinap ettiler (kaçındılar, kendilerini kurtardılar). Çünkü Allah’a yöneldiler (Allah’a ulaşmayı dilediler). Onlara müjdeler vardır. Öyleyse kullarımı müjdele!

ZUMER SURESİ 17. Ayeti Tefhim-ul Kuran Meali

Tağut'a kulluk etmekten kaçınan ve Allah'a içten yönelenler ise; onlar için bir müjde vardır, öyleyse kullarıma müjde ver.

Tefhim-ul Kuran