Mekke döneminde inmiştir. 75 âyettir. Sûre, adını 71 ve 73. âyetlerde geçen “Zümer” kelimesinden almıştır. Zümer; zümreler, gruplar demektir.


أَفَمَن شَرَحَ اللَّهُ صَدْرَهُ لِلْإِسْلَامِ فَهُوَ عَلَى نُورٍ مِّن رَّبِّهِ فَوَيْلٌ لِّلْقَاسِيَةِ قُلُوبُهُم مِّن ذِكْرِ اللَّهِ أُوْلَئِكَ فِي ضَلَالٍ مُبِينٍ ﴿٢٢﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

e fe men şereha allâhu sadre-hu li el islâmi fe huve alâ nûrin min rabbi-hi fe veylun li el kâsiyeti kulûbu-hum min zikrillâhi (zikri allâhi) ulaike dalâlin mubînin
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
e mi?
fe böylece, o taktirde, artık
men kim, kimse
şereha şerhetti, açtı, yardı
allâhu Allah
sadre-hu onun göğsü
li için, ...'e
el islâmi İslâm, (Allah'a) teslim
fe böylece, artık
huve o
alâ üzerinde
nûrin nur
min ...'den
rabbi-hi onun Rabbi
fe böylece, artık, bundan dolayı
veylun yazıklar olsun, vay haline
li için, ... e
el kâsiyeti kasiyet, katılaşma
kulûbu-hum onların kalpleri
min den
zikrillâhi (zikri allâhi) Allah'ın zikri
ulaike işte onlar
...'de, içinde
dalâlin dalâlet
mubînin apaçık

Allah kimin göğsünü İslâm için (Allah’a teslim için) yarmışsa artık o, Rabbinden bir nur üzere olur, değil mi? Allah’ın zikrinden kalpleri kasiyet bağlayanların vay haline! İşte onlar, apaçık dalâlet içindedirler.

ZUMER SURESİ 22. Ayeti Ömer Nasuhi Bilmen Meali

O kimse ki, Allah onun göğsünü islâmiyet için genişletmiş de o, Rabbinden bir nûr üzere bulunmaktadır. (O, hiç kalbleri kararmış kimseler gibi midir?) Artık Allah'ın zikrinden kalbleri kaskatı kesilmiş olanların vay hallerine! İşte onlar apaçık bir sapıklık içindedirler.

Ömer Nasuhi Bilmen