ZUMER SURESİ 29. Ayeti Suat Yıldırım Meali
Mekke döneminde inmiştir. 75 âyettir. Sûre, adını 71 ve 73. âyetlerde geçen “Zümer” kelimesinden almıştır. Zümer; zümreler, gruplar demektir.
ضَرَبَ اللَّهُ مَثَلًا رَّجُلًا فِيهِ شُرَكَاء مُتَشَاكِسُونَ وَرَجُلًا سَلَمًا لِّرَجُلٍ هَلْ يَسْتَوِيَانِ مَثَلًا الْحَمْدُ لِلَّهِ بَلْ أَكْثَرُهُمْ لَا يَعْلَمُونَ ﴿٢٩﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
darabe
allâhu
meselen
raculen
fîhi
şurakâu
muteşâkisûne
ve raculen
selemen
li raculin
hel
yesteviyâni
meselen
el hamdu
lillâhi (li allâhi)
bel
ekseru-hum
lâ ya'lemûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
darabe | vurguladı, örnek verdi |
allâhu | Allah |
meselen | misal, örnek |
raculen | adam, kişi |
fîhi | onda, konusunda, durumunda |
şurakâu | şerikler, ortaklar, birbirine bağlı olanlar |
muteşâkisûne | birbirine karşı şâki olanlar, aralarında anlaşamayanlar |
ve raculen | ve bir adam |
selemen | teslim olan, bağlı olan |
li raculin | bir adama |
hel | mi? |
yesteviyâni | ikisi eşit olur |
meselen | misal, örnek |
el hamdu | hamd |
lillâhi (li allâhi) | Allah için, Allah'a mahsus |
bel | hayır, bilâkis, ama |
ekseru-hum | onların çoğu |
lâ ya'lemûne | bilmezler |
Allah, şu meseleyi örnek verdi. Aralarında anlaşamayan birkaç ortağa (birden) bağlı kişi ile tek bir adama teslim olan kişinin durumu bir olur mu? Hamd, Allah’a mahsustur. Ama onların çoğu bilmezler.
ZUMER SURESİ 29. Ayeti Suat Yıldırım Meali
İşte şimdi Allah bir temsil daha getiriyor: İki adam var, bunlardan birincisi, birbirine rakip, birbiriyle hep çekişen ortakların emrinde, diğeri ise sadece bir kişinin emrinde çalışıyor. Bu ikisinin durumu hiç bir olur mu? Olmaz elhamdülillah! Fakat çokları bu gerçeği bilmezler.
Suat Yıldırım