ZUMER SURESİ 37. Ayeti Suat Yıldırım Meali
Mekke döneminde inmiştir. 75 âyettir. Sûre, adını 71 ve 73. âyetlerde geçen “Zümer” kelimesinden almıştır. Zümer; zümreler, gruplar demektir.
وَمَن يَهْدِ اللَّهُ فَمَا لَهُ مِن مُّضِلٍّ أَلَيْسَ اللَّهُ بِعَزِيزٍ ذِي انتِقَامٍ ﴿٣٧﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
ve men
yehdi
allâhu
fe
mâ
lehu
min
mudıllin
e leyse
allâhu
bi
azîzin
zîntikâmin (zî intikâmin)
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
ve men | ve kim, kimse |
yehdi | hidayete erdirir |
allâhu | Allah |
fe | böylece, artık, o zaman |
mâ | yoktur |
lehu | onun için |
min | ...'den |
mudıllin | dalâlete düşüren |
e leyse | değil mi? |
allâhu | Allah |
bi | ile, ...'e |
azîzin | azîz, yüce ve üstün |
zîntikâmin (zî intikâmin) | intikam sahibi |
Ve Allah, kimi hidayete erdirirse, o zaman onun için dalâlete düşürebilecek (kimse) yoktur. O, Azîz (yüce ve üstün), intikam sahibi değil mi?
ZUMER SURESİ 37. Ayeti Suat Yıldırım Meali
Ama kime de Allah yol göstermişse onu saptıran olamaz. Allah, (mutlak galip ve istediği anda hakkını alan, dilediğinin hakkından gelen) "Azizün Zü’ntikam" değil midir?
Suat Yıldırım