Mekke döneminde inmiştir. 75 âyettir. Sûre, adını 71 ve 73. âyetlerde geçen “Zümer” kelimesinden almıştır. Zümer; zümreler, gruplar demektir.


وَمَا قَدَرُوا اللَّهَ حَقَّ قَدْرِهِ وَالْأَرْضُ جَمِيعًا قَبْضَتُهُ يَوْمَ الْقِيَامَةِ وَالسَّماوَاتُ مَطْوِيَّاتٌ بِيَمِينِهِ سُبْحَانَهُ وَتَعَالَى عَمَّا يُشْرِكُونَ ﴿٦٧﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

ve mâ kaderû allâhe hakka kadri-hi ve el ardu cemîan kabdatu-hu yevme el kıyâmeti ve es semâvâtu matviyyâtun bi yemîni-hi subhâne-hu ve teâlâ ammâ (an mâ) yuşrikûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
ve mâ kaderû ve takdir edemediler
allâhe Allah
hakka hak oldu, hakkıyla
kadri-hi onun kadri
ve el ardu ve arz, yeryüzü, yer
cemîan hepsi, bütün, tamamı
kabdatu-hu onun kabzında, avucunda
yevme el kıyâmeti kıyâmet günü
ve es semâvâtu ve semalar
matviyyâtun dürülmüş olarak
bi yemîni-hi onun eliyle, kudretiyle
subhâne-hu o sübhandır (herşeyden münezzehtir)
ve teâlâ ve yücedir
ammâ (an mâ) şeylerden
yuşrikûne şirk koşuyolar

Ve (onlar) Allah’ın kadrini hakkıyla taktir edemediler. Kıyâmet günü yeryüzünün tamamı O’nun avucundadır (tasarrufundadır). Ve semalar, O’nun eliyle dürülmüş olacaktır. O, Sübhan’dır (herşeyden münezzeh). Ve onların şirk koştukları şeylerden yücedir.

ZUMER SURESİ 67. Ayeti Süleyman Ateş Meali

Allâh'ı gereği gibi bilemediler. Halbuki kıyâmet günü yer, tamamen O'nun avucu içindedir, gökler de sağ elinde dürülmüştür. O, onların ortak koştuklarından uzak ve yücedir.

Süleyman Ateş