ZUMER SURESİ 7. Ayeti Ahmet Tekin Meali
Mekke döneminde inmiştir. 75 âyettir. Sûre, adını 71 ve 73. âyetlerde geçen “Zümer” kelimesinden almıştır. Zümer; zümreler, gruplar demektir.
إِن تَكْفُرُوا فَإِنَّ اللَّهَ غَنِيٌّ عَنكُمْ وَلَا يَرْضَى لِعِبَادِهِ الْكُفْرَ وَإِن تَشْكُرُوا يَرْضَهُ لَكُمْ وَلَا تَزِرُ وَازِرَةٌ وِزْرَ أُخْرَى ثُمَّ إِلَى رَبِّكُم مَّرْجِعُكُمْ فَيُنَبِّئُكُم بِمَا كُنتُمْ تَعْمَلُونَ إِنَّهُ عَلِيمٌ بِذَاتِ الصُّدُورِ ﴿٧﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
in | eğer, ise |
tekfurû | inkâr ediyorsunuz |
fe | böylece, artık |
inne | muhakkak ki |
allâhe | Allah |
ganiyyun | gani, zengin, ihtiyacı olmayan |
an-kum | sizden |
ve lâ yerdâ | ve razı olmaz |
li | için, ... konusunda |
ibâdi-hi | onun kulları |
el kufra | küfür, inkâr |
ve in | ve eğer, ise |
teşkurû | şükredersiniz |
yerda-hu | ondan razı olur |
lekum | sizin için |
ve lâ teziru | ve yüklenmez, taşımaz |
vâziratun | yük taşıyan, günahkâr |
vizra | ağırlık, yük, günah |
uhrâ | diğer |
summe | sonra |
ilâ rabbi-kum | sizin Rabbinize |
merciu-kum | sizin merciiniz, dönüş yeriniz |
fe | böylece, artık |
yunebbiu-kum | size haber verir, haber verecek |
bimâ | şeyi |
kuntum | siz oldunuz |
ta'melûne | siz yapıyorsunuz |
inne-hu | muhakkak ki o |
alîmun | çok iyi bilen |
bi zâti | sahip olduğunu, ...'de olanı |
es sudûr | sineler, göğüsler |
Eğer inkâr ederseniz, muhakkak ki Allah, sizden Gani’dir (size ihtiyacı yoktur). Ve O, kulları konusunda küfre razı olmaz. Ve eğer şükrederseniz sizden razı olur. (Hiç)bir günahkâr, diğerinin (başkasının) günahını yüklenmez. Sonra dönüşünüz Rabbinizedir. Böylece size yapmış olduklarınızı haber verecek. Muhakkak ki O, sinelerde olanı bilendir.
ZUMER SURESİ 7. Ayeti Ahmet Tekin Meali
Eğer kulluk sözleşmesindeki ortak taahhütlerini, Allah’a iman, kulluk ve sorumluluk bilincini şuur altına iterek örtbas edip Allahı tanımazlıktan gelir, inkârda ısrar eder, nankörlük yaparsanız, biliniz ki kesinlikle Allah’ın sizin imanınıza ihtiyacı yoktur. O, kullarının küfrüne râzı olmaz. Eğer şükrederseniz, sizin adınıza hoşnut olur. Hiçbir günahkâr, günah yüklü, suçlu bir kişi diğerinin günahının, suçunun cezasını çekmez. Sonra, hesap vermek üzere yalnız Rabbinizin huzuruna getirileceksiniz. İşlemeye devam ettiğiniz amelleri birer birer ortaya koyarak sizi hesaba çekecektir. O gönüllerdeki sırları bilir.
Ahmet Tekin