Medine döneminde inmiştir. 73 âyettir. Sûre, adını 20 ve 22. âyetlerde geçen “el-Ahzâb” kelimesinden almıştır. Ahzâb, gruplar, demektir.


يَا نِسَاء النَّبِيِّ لَسْتُنَّ كَأَحَدٍ مِّنَ النِّسَاء إِنِ اتَّقَيْتُنَّ فَلَا تَخْضَعْنَ بِالْقَوْلِ فَيَطْمَعَ الَّذِي فِي قَلْبِهِ مَرَضٌ وَقُلْنَ قَوْلًا مَّعْرُوفًا ﴿٣٢﴾


AHZÂB SURESİ 32. Ayetinin Transkripsiyonu ve Sade Meali

nisâ en nebiyyi lestunne ke ehadin min en nisai in ittekaytunne fe lâ tahda'ne bi el kavli fe yatmaallezî yatmaa ellezî kalbi-hî maradun ve kulne kavlen ma'rûfen
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
ey!
nisâ kadınlar, hanımlar
en nebiyyi nebî, peygamber
lestunne siz değilsiniz
ke ehadin birisi gibi
min en nisai kadınlardan
in ittekaytunne eğer takva sahibi iseniz
fe o zaman, o taktirde, artık
lâ tahda'ne yumuşak, çekici söylemeyin
bi el kavli sözü
fe o zaman, o taktirde
yatmaallezî (yatmaa ellezî )
yatmaa tamah eder, ümit eder
ellezî ki o, o
içinde, var
kalbi-hî onun kalbi
maradun maraz, hastalık
ve kulne ve söyleyin (bayanlara emir şekli)
kavlen söz
ma'rûfen maruf, ciddî

Ey Peygamber Hanımları! Siz (diğer) kadınlardan biri gibi değilsiniz. Eğer takva sahibi iseniz artık sözü yumuşak söylemeyin (erkeklerle çekici bir şekilde konuşmayın). O taktirde kalbinde maraz (nifak, fitne, şehvet) bulunan kimse tamah eder (arzu duyar). Ve maruf (ciddî) söz söyleyin.

AHZÂB SURESİ 32. Ayeti Karşılaştırmalı Mealleri

Ey Peygamber’in hanımları! Siz, kadınlardan herhangi biri gibi değilsiniz. Eğer Allah’a karşı gelmekten sakınıyorsanız (erkeklerle konuşurken) sözü yumuşak bir eda ile söylemeyin ki kalbinde hastalık (kötü niyet) olan kimse ümide kapılmasın. Güzel (ve doğru) söz söyleyin.

Diyanet İşleri

Ey Peygamberin eşleri, siz, öbür kadınlardan birine benzemezsiniz; çekiniyorsanız sözü yumuşak bir tarzda söylemeyin ki gönlünde bir hastalık olan ümîde düşer sonra ve doğru ve güzel söz söyleyin.

Abdulbaki Gölpınarlı

Ey Peygamber hanımları! Siz, kadınlardan herhangi biri gibi değilsiniz. Eğer (Allah'tan) korkuyorsanız, (yabancı erkeklere karşı) çekici bir eda ile konuşmayın; sonra kalbinde hastalık bulunan kimse ümide kapılır. Güzel söz söyleyin.

Adem Uğur

Ey Nebi'nin Hanımları. . . Siz kadınlardan herhangi biri gibi değilsiniz! Eğer korunmak istiyorsanız (muhatabınız olan erkeğe) edâlı - işveli konuşmayın! Bu yüzden, düşüncesiz - hastalıklı olan kimse sizden umutlanır! Uygun ve yanlış anlaşılmayacak tarzda konuşun!

Ahmed Hulusi

Ey peygamber hanımları, siz herhangi bir kadın gibi değilsiniz. Eğer Allah’a sığınıp, emirlerini yerine getirerek günahlardan arınıp, azaptan korunuyorsanız, kulluk ve sorumluluk şuuruyla, haklarınıza ve özgürlüklerinize sahip çıkarak şahsiyetinizi muhafaza ediyorsanız, dinî ve sosyal görevlerinizin bilincindeyseniz, yabancı erkekler karşısında yumuşak, tatlı, çekici bir eda ile konuşmayın. Kalpleri kararmış, aklından zoru olanlar, hasta ruhlular, size karşı bir ümide kapılmasın. Ağırbaşlı, ciddi, mâkul, meşrû ve islâmî kurallarla örtüşen örfe uygun şekilde konuşun.

Ahmet Tekin

Ey Peygamber hanımları! Siz herhangi bir kadın gibi değilsiniz. Eğer sakınırsanız. Sözü çekici bir şekilde söylemeyin ki sonra kalbinde bir hastalık bulunan tamaha kapılır. Uygun (ve ağırbaşlı bir şekilde) söz söyleyin.

Ahmet Varol

Ey peygamberin kadınları, siz kadınlardan herhangi biri (gibi) değilsiniz; eğer sakınıyorsanız, artık sözü çekicilikle söylemeyin ki, sonra kalbinde hastalık bulunan kimse tamah eder. Sözü maruf bir tarzda söyleyin.

Ali Bulaç

Ey Peygamberin hanımları! Siz (sevap ve azap bakımından diğer) kadınlardan herhangi biri gibi değilsiniz. Eğer takva sahibi olmak istiyorsanız, (yabancı erkeklere karşı gevşek ve) yumuşak kelâmda bulunmayın. Bu takdirde kalbinde bir fenalık bulunan tamaa düşer. Güzel ve ciddi söz söyleyin.

Ali Fikri Yavuz

Ey peygamberin hanimlari! Sizler herhangi bir kadin gibi degilsiniz. Allah'tan sakiniyorsaniz edali konusmayin, yoksa, kalbi bozuk olan kimse kotu seyler umit eder; daima ciddi ve agirbasli soz soyleyin.

Bekir Sadak

Ey Peygamber kadınları! Sizler, kadınlardan herhangi biri gibi değilsiniz; Allah'tan korkuyorsanız (yabancı erkeklere karşı) kırıtarak konuşmayın, sonra kalbinde (şehvetten arız) hastalık bulunan kimsede arzu uyanabilir. Güzel, ölçülü (ağırbaşlı) söz söyleyin.

Celal Yıldırım

Ey Peygamberin hanımları! Sizler herhangi bir kadın gibi değilsiniz. Allah'tan sakınıyorsanız edalı konuşmayın, yoksa, kalbi bozuk olan kimse kötü şeyler ümit eder; daima ciddi ve ağırbaşlı söz söyleyin.

Diyanet İşleri (eski)

Ey Peygamber hanımları! Siz, kadınlardan herhangi biri gibi değilsiniz. Eğer (Allah'tan) korkuyorsanız, (yabancı erkeklere karşı) çekici bir eda ile konuşmayın; sonra kalbinde hastalık bulunan kimse ümide kapılır. Güzel söz söyleyin.

Diyanet Vakfi

Ey peygamberin hanımları, siz herhangi bir kadın gibi değilsiniz. Erdemliyseniz, işveli konuşmayın ki kalbinde hastalık bulunan birileri size yönelmesin. Güzel ve normal biçimde konuşun.

Edip Yüksel

Ey Peygamberin kadınları! Siz kadınlardan herhangi biri gibi değilsiniz, eğer korunur takvalı olursanız, onun için söylerken kırıtmayın da kalbinde bir maraz bulunan tamaa düşmesin, güpgüzel, dosdoğru söz söyleyin.

Elmalılı Hamdi Yazır

Ey peygamberin hanımları! Siz kadınlardan herhangi biri gibi değilsiniz; eğer Allah'tan korkuyorsanız, konuşurken kırıtmayın ki, kalbinde bir hastalık bulunan, kötü bir ümide kapılmasın. Güpgüzel, dosdoğru söz söyleyin!

Elmalılı (sadeleştirilmiş)

Ey peygamberin hanımları! Siz kadınlardan herhangi biri gibi değilsiniz. Eğer takva ile korunacaksanız, konuşurken kırıtmayın da kalbinde bir hastalık bulunan kimse tamaha düşmesin. Güzel ve dosdoğru söz söyleyin.

Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)

Ey Peygamber hanımları! Eğer Allah'tan sakınıyorsanız sizler herhangi bir kadın gibi değilsiniz. Sözü yumuşak, tatlı bir eda ile söylemeyin ki, kalbinde hastalık bulunan kimse kötü şeyler ümit etmesin, daima ciddi ve ağır başlı söz söyleyin.

Seyyid Kutub

Ey peygamberin kadınları, siz kadınlardan herhangi biri (gibi) değilsiniz; eğer sakınıyorsanız, artık sözü çekicilikle söylemeyin ki, sonra kalbinde hastalık bulunan kimse tamah eder. Sözü maruf bir tarzda söyleyin.

Gültekin Onan

Ey peygamber kadınları, siz (diğer) kadınlardan (her hangi) biri gibi değilsiniz. Eğer (Allahdan) korkuyorsanız (size yabancı olan erkeklere) yumuşak söylemeyin. Sonra kalbinde bir maraz bulunanlar tamaa düşer (ler). Sözü ma'ruf vech ile (ve ağır başlı) söyleyin.

Hasan Basri Çantay

Ey Peygamber hanımları! (Siz,) kadınlardan herhangi biri gibi değilsiniz; eğer(Allah’dan) sakınıyorsanız, o hâlde (yabancı erkeklerle konuşurken) konuşmayı yumuşak(bir edâ ile) yapmayın ki kalbinde bir hastalık bulunan kimse tamah etmesin; ve (bir şey söyleyeceğinizde ciddiyetle) güzel bir söz söyleyin!

Hayrat Neşriyat

Ey peygamber kadınları; sizler, kadınlardan herhangi biri gibi değilsiniz. Eğer sakınıyorsanız; edalı olmayın yoksa kalbinde bir hastalık bulunanlar kötü şeyler umarlar. Ve hep ma'ruf söz söyleyin.

İbni Kesir

Ey Peygamber eşleri! Siz (öteki) kadınlar gibi değilsiniz, eğer Allah'a karşı sorumluluğunuzun bilincine (hakkıyla) sahip olursanız. O halde, edalı bir şekilde konuşmayın ki kalplerinde maraz olanlar (size karşı) bir arzuya kapılmasın, daima yerinde ve uygun şekilde konuşun.

Muhammed Esed

Ey Peygamberin zevceleri! Siz kadınlardan herhangi biri gibi değilsinizdir, eğer muttakî bulunuyor iseniz. Lâkırdıyı yumuşakça yapmayınız, sonra kalbinde bir fesat bulunan tamaha düşer. Ve maruf söz söyleyin.

Ömer Nasuhi Bilmen

Ey Peygamber hanımları! Sizler herhangi bir kadın gibi değilsiniz. Eğer takvâ sahibi olmak istiyorsanız, edâlı konuşmayın. Kalbinde hastalık bulunan kimse kötü şeyler ümit eder. Daima ciddi ve ağırbaşlı söz söyleyin.

Ömer Öngüt

-Ey peygamber hanımları! Siz, diğer kadınlardan birisi gibi değilsiniz. Eğer Allah’tan korkuyorsanız, edalı konuşmayın ki kalbinde hastalık olan arzu duyar. Uygun şekilde konuşun.

Şaban Piriş

Ey Peygamber hanımları! Siz herhangi bir kadın gibi değilsiniz. Takvâ sizin sıfatınız olduğuna göre, namahrem erkeklere hitab ederken tatlı ve cilveli bir eda ile konuşmayın ki kalbinde hastalık bulunan bir şahıs, şeytanî bir ümide kapılmasın. Ciddi, ölçülü konuşun.

Suat Yıldırım

Ey peygamber kadınları, siz, kadınlardan herhangi biri gibi değilsiniz. Eğer (Allâh'ın buyruğuna karşı gelmekten) korunuyorsanız, sözü yumuşak (kıvrak) bir edâ ile söylemeyin ki, kalbinde hastalık bulunan kimse tamah etmesin; güzel, (kuşkudan uzak bir biçimde) söz söyleyin.

Süleyman Ateş

Ey peygamberin kadınları, siz kadınlardan herhangi biri (gibi) değilsiniz; eğer sakınıyorsanız, artık sözü çekicilikle söylemeyin ki, sonra kalbinde hastalık bulunan kimse tamah eder. Sözü maruf bir tarzda söyleyin.

Tefhim-ul Kuran

Ey Peygamber hanımları, siz başka kadınlar gibi değilsiniz. Eğer takvâya sarılacaksanız, cilveli bir şekilde konuşmayın ki, kalbinde hastalık bulunan kimse bir ümide kapılmasın. Konuşurken, münasip şekilde söz söyleyin.

Ümit Şimşek

Ey peygamber hanımları! Siz, kadınlardan herhangi biri gibi değilsiniz. Eğer korunup takvaya sarılıyorsanız sözü kırıtarak söylemeyin ki, kalbinde maraz bulunan biri ümide kapılmasın. Örfe uygun söz söyleyin.

Yaşar Nuri Öztürk

Ey peygamber hanımları! Siz, diğer kadınlardan herhangi biri gibi değilsiniz. Yolunuzu Allah'ın kitabıyla bulmak istiyorsanız, yabancı erkeklere karşı, tatlı ve edalı bir şekilde kırıtarak, yumuşak söz söylemeyin ki, kalplerinde hastalık olanlar size karşı, şehevî bir arzuya kapılmasın. Sözünüzü daima güzel, ölçülü, ağırbaşlı ve kuşkudan uzak bir şekilde söyleyin.

Abdullah Parlıyan

Ey Peygamber hanımları! Siz, kadınlardan herhangi biri gibi değilsiniz. Eğer kötülükten korunursanız, yabancı erkeklere karşı çekici bir eda ile konuşmayınız; sonra kalbinde hastalık bulunan kimse ümide kapılır. Örfe uygun söz söyleyiniz.

Bayraktar Bayraklı

Ey peygamberin hanımları! Siz, kadınlardan herhangi biri gibi değilsiniz. Eğer Allah'a karşı gelmekten sakınıyorsanız (erkeklerle konuşurken) sözü yumuşak bir eda ile söylemeyin ki kalbinde (şehvetten arız) hastalık olan kimse (size) arzu duymasın! Daima yerinde ve uygun şekilde konuşun!

Cemal Külünkoğlu

Ey peygamberin eşleri! Siz kadınlardan herhangi biri (gibi) değilsiniz; eğer sakınıyorsanız, artık sözü çekicilikle söylemeyin de kalbinde bir hastalık bulunan kimse hevese kapılmasın. Sözü ölçülü söyleyin.

Kadri Çelik

Ey Peygamber hanımları! Siz, başka herhangi bir kadın gibi değilsiniz; Allah’a gönülden saygı beslemeli, O’na karşı gelmekten sakınmalı ve daima konumuzun gerektirdiği şekilde davranmalısınız. Bu sebeple, (nâmahrem erkeklerle konuşmak zorunda kaldığınızda bir başka mü’min kadından daha fazla dikkatli olun ve) cilveli bir eda ile konuşmayın ki, kalbinde hastalık bulunan herhangi bir kişi (şeytanî bir) ümide kapılmasın. Size yaraşır şekilde ciddî ve ölçülü konuşun.

Ali Ünal

Ey Peygamber hanımları! Siz, kadınlardan herhangi biri gibi değilsiniz. Eğer (Allah'tan) korkuyorsanız, (yabancı erkeklere karşı) çekici bir eda ile konuşmayın; sonra kalbinde hastalık bulunan kimse ümide kapılır. Güzel söz söyleyin.

Harun Yıldırım

Ey Peygamber hanımları! Siz herhangi bir hanım gibi değilsiniz; tabi ki eğer Allah'a karşı sorumluluğunuzun bilincinde olursanız. Şu halde işveli bir edayla konuşmayın, sonra kalplerinde hastalık bulunanlar yersiz bir arzuya kapılırlar; ama güzel ve düzgün konuşun!

Mustafa İslamoğlu

Ey peygamberin hanımları! Siz kadınlardan herhangi biri gibi değilsiniz. Eğer Allah’a karşı gelmekten sakınıyorsanız (erkeklerle konuşurken) sözü yumuşak bir eda ile söylemeyin ki kalbinde hastalık (kötü niyetle meyletme) olan kimse, ümide kapılmasın. Uygun tarzda söz söyleyin.

Sadık Türkmen

Ey peygamberin eşleri! Sizler, kadınlardan herhangi bir kadın gibi öyle sıradan kadınlar değilsiniz. Eğer (yabancı bir erkekle konuşmak zorunda kaldığınızda) korunmak isterseniz, sözü yumuşak ( edalı) söylemeyin ki, kalbinde hastalık olan birisi başka bir şey ummasın. Sözü uygun bir şekilde söyleyin.

İlyas Yorulmaz

Ey Peygamber Hanımları! Siz (diğer) kadınlardan biri gibi değilsiniz. Eğer takva sahibi iseniz artık sözü yumuşak söylemeyin (erkeklerle çekici bir şekilde konuşmayın). O taktirde kalbinde maraz (nifak, fitne, şehvet) bulunan kimse tamah eder (arzu duyar). Ve maruf (ciddî) söz söyleyin.

İmam İskender Ali Mihr