Medine döneminde inmiştir. Kur’an-ı Kerim’in en uzun sûresi olup 286 âyettir. Adını, 67-73. âyetlerde yer alan “bakara (sığır)” kelimesinden alır.


الَّذِينَ آتَيْنَاهُمُ الْكِتَابَ يَتْلُونَهُ حَقَّ تِلاَوَتِهِ أُوْلَئِكَ يُؤْمِنُونَ بِهِ وَمن يَكْفُرْ بِهِ فَأُوْلَئِكَ هُمُ الْخَاسِرُونَ ﴿١٢١﴾


BAKARA SURESİ 121. Ayetinin Transkripsiyonu ve Sade Meali

ellezîne âteynâ-hum el kitâbe yetlûne-hu hakka tilâveti-hî ulâike yu'minûne bi-hi ve men yekfur bi-hi fe ulâike hum el hâsirûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
ellezîne o kimseler, onlar
âteynâ-hum biz onlara verdik
el kitâbe kitap
yetlûne-hu onu tilâvet ederler, okuyup açıklarlar
hakka hak, gerçek, bihakkın, tam gerektiği gibi
tilâveti-hî onun tilâveti, okunup açıklanması
ulâike işte onlar
yu'minûne îmân ederler
bi-hi onu, ona
ve men yekfur ve kim inkâr eder
bi-hi onu, ona
fe ulâike hum el hâsirûne işte

Kendilerine kitap verdiğimiz kimseler (nebîler), (ve resûller), onu hakiki bir tilâvet ile tilâvet ederler (okuyup açıklarlar). İşte onlar, ona (kitaba) îmân ederler. Ve kim O'nu inkâr ederse, işte onlar hüsranda olanlardır.

BAKARA SURESİ 121. Ayeti Karşılaştırmalı Mealleri

Kendilerine kitab verdiğimiz kimseler, onu gereği gibi okurlar. İşte bunlar ona inanırlar. Onu inkâr edenlere gelince, işte onlar ziyana uğrayanların ta kendileridir.

Diyanet İşleri

Kendilerine kitap verdiğimiz kimseler, onu hakkıyla okurlar. İşte onlar kitaba inanırlar. Ona inanmayanlarsa ziyankârların ta kendileridir.

Abdulbaki Gölpınarlı

Kendilerine kitap verdiğimiz kimseler (den bazısı) onu, hakkını gözeterek okurlar. Çünkü onlar, ona iman ederler. Onu inkâr edenlere gelince, işte gerçekten zarara uğrayanlar onlardır.

Adem Uğur

Kendilerine Kitap (Sünnetullah bilgisi) verilmiş olanlar onu hakkıyla okuyup değerlendirirler. . . İşte bunlar Ona iman edenlerdir. Her kim de Onu inkâr ederse, hüsrana uğrayanlardan olur (hakikatini inkâr ettiği için).

Ahmed Hulusi

Kendilerine kitabı, Kur’ân’ı verdiklerimiz, Kur’ân’ı, tilâvetinin hakkını vererek okurlar, manasına bihakkın vâkıf olurlar, bütün icaplarıyla uygularlar. İşte bunlar Kur’ân’a iman etmiş olurlar. Kimler de, Kur’ân’ı inkâr ederse onlar, işte onlar hüsrana uğrayanlardır.

Ahmet Tekin

Kendilerine vermiş olduğumuz Kitab'ı hakkıyla okuyanlar, işte onlar ona iman ederler. Kim de bunu inkar ederse kesin zarara uğrayanlar işte onlardır.

Ahmet Varol

Kendilerine verdiğimiz Kitabı gereği gibi okuyanlar, işte ona iman edenler bunlardır. Kim de onu inkâr ederse, artık onlar hüsrana uğrayanların ta kendileridir.

Ali Bulaç

Kendilerine kitap verdiğimiz kimseler, o kitabı, hak olduğunu bilerek okurlar. İşte onlar, tahrif yapmaksızın kitablarına iman edenlerdir. Her kim de kitabı inkâr eder ve değiştirirse, onlar dinlerinde ziyan edenlerdir.

Ali Fikri Yavuz

Kendilerine verdigimiz Kitab'i geregince okuyanlar var ya, iste ona ancak onlar inanirlar. Onu inkar edenler ise kaybedenlerdir.*

Bekir Sadak

Kendilerine kitap verdiklerimizden bilgili ve yetkili) kimseler önce onu gerçek mânada (anlayarak) gönüllerine indirerek okurlar. İşte onlar, buna imân ederler. Her kim de onu inkâr ederse, onlar da zarara uğrayanların kendileridir.

Celal Yıldırım

Kendilerine verdiğimiz Kitabı gereğince okuyanlar var ya, işte ona ancak onlar inanırlar. Onu inkar edenler ise kaybedenlerdir.

Diyanet İşleri (eski)

Kendilerine kitap verdiğimiz kimseler (den bazısı) onu, hakkını gözeterek okurlar. Çünkü onlar, ona iman ederler. Ama her kim onu inkâr ederse, işte gerçekten zarara uğrayanlar onlardır.

Diyanet Vakfi

Kendilerine verdiğimiz kitabı gereği gibi izleyenler buna inanır; inkar edenlerse kaybeder.

Edip Yüksel

kendilerine kitabı verdiğimiz ehliyetli kimseler onu tilâvetinin hakkını vererek okurlar, İşte onlar ona iman ederler, her kim de onu inkâr ederse işte onlar da husranda kalanlardır

Elmalılı Hamdi Yazır

Kendilerine kitap verdiğimiz liyakatlı kimseler onu, tilavetinin hakkını vererek okurlar. İşte onlar ona iman ederler. Kim de onu inkar ederse hüsrana uğrayanlar işte onlardır.

Elmalılı (sadeleştirilmiş)

Kendilerine kitabı verdiğimiz ehliyetli kimseler onu, tilavetinin hakkını vererek okurlar. İşte onlar, ona iman ederler. Her kim de onu inkâr ederse, işte o inkârcılar hüsran içindedirler.

Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)

Kendilerine verdiğimiz kitabı gereğince okuyanlar var ya, işte onlar ona inananlardır. Onu inkâr edenler ise hüsrana uğrayanlardır.

Seyyid Kutub

Kendilerine verdiğimiz kitabı gereği gibi okuyanlar, işte ona inananlar bunlardır. Kim de ona küfrederse, artık onlar hüsrana uğrayanların ta kendileridir.

Gültekin Onan

Kendilerine kitab verdiğimiz kimseler onu tilâvet hakkını tam gözeterek okurlar. İşte ona îman edenler bunlardır. Kim ona küfrederse onlar da (maddî ve manevî) en büyük zarara uğrayanların ta kendileridir.

Hasan Basri Çantay

Kendilerine Kitab verdiğimiz kimseler(den bazısı) onu, tilâvetinin (okunmasının)hakkını vererek okurlar. İşte bunlar, ona (Kitâb’a) îmân ederler. Her kim de onu inkâr ederse, işte onlar zarara uğrayanların ta kendileridir.

Hayrat Neşriyat

Kendilerine kitab verdiğimiz kimseler onu hakkıyla tilavet ederler. İşte buna onlar inanırlar. Kim ona küfrederse, hüsrana uğrayanlar da işte onlardır.

İbni Kesir

Kendilerine ilahi kelamı emanet ettiklerimiz (ve) ona gereği gibi uyanlar -işte onlardır (gerçekten) iman edenler; hakikati inkara kalkışanlara gelince- işte onlardır asıl kaybedenler!

Muhammed Esed

Kendilerine kitap verdiğimiz kimseler ki, onu bihakkın tilâvetle tilâvette bulunurlar. İşte onlar ona imân ederler. Ve kimler ki onu inkâr ederlerse işte hüsrâna uğramış olanlar da onlardır.

Ömer Nasuhi Bilmen

Kendilerine kitap verdiğimiz kimseler, onu hakkını gözeterek okurlar. Çünkü onlar ona iman ederler. Onu inkâr edenlere gelince, işte gerçekten zarara uğrayanlar onlardır.

Ömer Öngüt

Kendilerine verdiğimiz kitabı hakkıyla okuyanlar, işte bunlar O’na iman eden kimselerdir. Onu tanımayanlar ise işte asıl hüsrana uğrayacaklar da onlardır.

Şaban Piriş

Kendilerine verdiğimiz kitabı, lâyık olduğu şekilde okuyup izleyenler var ya, işte onu tasdik edenler onlardır. Kim onu inkâr ederse, işte onlar hüsrana uğrayacakların ta kendileridir.

Suat Yıldırım

Kendilerine verdiğimiz Kitabı, gereğince okuyanlar var ya, işte onlar, ona inanırlar. Onu inkâr edenler ise ziyana uğrarlar.

Süleyman Ateş

Kendilerine verdiğimiz Kitabı gereği gibi okuyanlar, işte ona iman edenler bunlardır. Kim de onu inkâr ederse, artık onlar kayba uğrayanların ta kendileridir.

Tefhim-ul Kuran

Kendilerine verdiğimiz kitabı gereği gibi okuyanlar, ona iman ederler. Kim onu inkâr ederse, işte onlar da hüsrana düşenlerdir.

Ümit Şimşek

Kendilerine Kitap'ı verdiklerimiz onu, okunuşunun hakkını vererek okurlar. İşte onlar ona inanırlar. Onu inkar edenlere gelince, onlar hüsrana uğrayanların ta kendileridir.

Yaşar Nuri Öztürk

Kendilerine kitap verdiğimiz kimseler, onun manasını anlamaya gayret ederek okurlar. İşte onlardır gerçekten iman edenler. Allah'tan gelen gerçekleri örtbas eden kâfirlere gelince, asıl kaybedenler onlardır.

Abdullah Parlıyan

Kendilerine kitap verdiklerimizin bazısı, onu, hakkını gözeterek okurlar. Çünkü onlar ona iman ederler. Onu inkâr edenler var ya, gerçekten zarara uğrayanlar onlardır.

Bayraktar Bayraklı

Kendilerine verdiğimiz kitabı gereği gibi okuyanlar, işte ona iman edenler bunlardır. Kim de onu inkâr ederse, işte (dünyada da ahirette de en büyük) zarara uğrayanlar onlardır.

Cemal Külünkoğlu

Kendilerine verdiğimiz kitabı hakkıyla okuyanlar (var ya), işte ona ancak onlar iman ederler. Onu inkâr edenler ise hüsrana uğrayanlardır.

Kadri Çelik

Kendilerine Kitap verdiklerimiz (içinde öyleleri de var ki onlar), Kitabı nasıl okumak, anlamak ve uygulamak gerekiyorsa öyle okuyor, anlıyor ve uyguluyorlar. O zatlar, ona gerçekten ve sürekli tazelenip derinleşen bir imanla inanmaktadırlar. O Kitabı kim de inkâr eder ve içindeki gerçekleri bile bile gizler, tahrif ederse, böyleleri (mutlak manâda) kaybetmiş olanlardır.

Ali Ünal

Kendilerine kitap verdiklerimiz onu hakkıyla okurlar; Ona îmân edenler işte onlardır.Her kim de onu inkâr ederse, işte onlar hüsrana uğrayanların ta kendileridir.

Harun Yıldırım

Kendilerine ilahi mesaj (verilip) de onu tilavet etmenin hakkını verenler var ya: işte onlardır ona hakkıyla inananlar, kim de bu mesajı inkar ederse, işte kaybedenler de onlardır.

Mustafa İslamoğlu

Kendilerine kitap verdiğimiz kimseler var ya; ancak onlar onu gereği gibi/(Allah’ın öğrettiği şekilde) okurlar. Ve işte yine onlardır ona (Kitab’a) gerçekten inananlar! Onu inkâr edenlere (görmezlikten gelenlere) gelince; işte onlar, zararda olanların/kaybedenlerin ta kendileridir.

Sadık Türkmen

Kendilerine kitap verdiğimiz kimseler, kitabı okunması gerektiği gibi (anlayarak) okurlar. İşte kitaba inananlar onlardır. Kim de Allah'ın kitabını inkâr ederse, kendisine yazık eden kimseler de onlardır.

İlyas Yorulmaz

Kendilerine kitap verdiğimiz kimseler (nebîler), (ve resûller), onu hakiki bir tilâvet ile tilâvet ederler (okuyup açıklarlar). İşte onlar, ona (kitaba) îmân ederler. Ve kim O'nu inkâr ederse, işte onlar hüsranda olanlardır.

İmam İskender Ali Mihr