CİNN SURESİ 25. Ayeti
Mekke döneminde inmiştir. 28 âyettir. Ağırlıklı olarak cinlerden bahsettiği için “Cin sûresi” adını almıştır.
قُلْ إِنْ أَدْرِي أَقَرِيبٌ مَّا تُوعَدُونَ أَمْ يَجْعَلُ لَهُ رَبِّي أَمَدًا ﴿٢٥﴾
CİNN SURESİ 25. Ayetinin Transkripsiyonu ve Sade Meali
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
kul | de ki, söyle |
in | eğer |
edrî | bana bildirildi, ben biliyorum |
e karîbun | yakın mı? |
mâ | şey |
tûadûne | vaadolundunuz |
em | yoksa, veya ... mı? |
yec'alu | kılar, yapar, verir |
lehu | ona |
rabbî | Rabbim |
emedan | uzatılmış bir süre, uzun bir müddet |
De ki: “Eğer bilseydim (size bildirirdim) vaadolunduğunuz şey yakın mı, yoksa Rabbim ona uzun bir müddet mi verir?”
CİNN SURESİ 25. Ayeti Karşılaştırmalı Mealleri
De ki: “Sizin uyarıldığınız şey yakın mıdır, yoksa Rabbim ona uzun bir süre mi koyacaktır, bilemem.”
Diyanet İşleri
De ki: Ben bilmem, size vaadedilen pek mi yakın, yoksa Rabbim, onu bir müddet uzattı mı?
Abdulbaki Gölpınarlı
De ki: Tehdit edilegeldiğiniz (azap), yakın mıdır, yoksa Rabbim onun için uzun bir süre mi koyar, ben bilmem.
Adem Uğur
De ki: "Vadolunduğunuz yakın mıdır, yoksa Rabbim uzun bir süre mi tanımıştır, bilmiyorum. "
Ahmed Hulusi
'Tehdit edildiğiniz şey, yakın mıdır, yoksa Rabbim onun için uzun bir süre mi koyar, onu bilemem.' de.
Ahmet Tekin
De ki: 'Size vaadedilen yakın mıdır yoksa Rabbim onun için uzun bir süre mi koyar bilemem.
Ahmet Varol
De ki: "Bilmiyorum, size vadedilen (kıyamet ve azab) yakın mı, yoksa Rabbim onun için uzun bir süre mi koymuştur?"
Ali Bulaç
(Ey Rasûlüm), de ki: “- Bilmiyorum, o korkutulduğunuz azab yakın mı, yoksa Rabbim ona uzun bir müddet mi tayin eder?”
Ali Fikri Yavuz
De ki: Size soz verilen yakin midir, yoksa Rabbim onu uzun sureli mi kilmistir ben bilmem.»
Bekir Sadak
De ki: O va'dolunduğunuz şey (azâb) yakın mıdır, yoksa Rabbim onu uzun bir zaman sonraya mı bırakmıştır? Bilemiyorum.
Celal Yıldırım
De ki: Size söz verilen yakın mıdır, yoksa Rabbim onu uzun süreli mi kılmıştır ben bilmem.'
Diyanet İşleri (eski)
De ki: Tehdit edilegeldiğiniz (azap), yakın mıdır, yoksa Rabbim onun için uzun bir süre mi koyar, ben bilmem.
Diyanet Vakfi
De ki, 'Size söz verilen yakın mıdır yoksa Rabbim onun için uzun bir süre mi belirlemiştir bilmiyorum.'
Edip Yüksel
De ki: Dirayet ile bilmem, yakın mı o size va'dolunan? Yoksa Rabbım onun için bir uzun gaye mi yapar?
Elmalılı Hamdi Yazır
De ki: «Ben dirayetle bilmem, o size vadolunan yakın mı, yoksa Rabbim onun için bir uzun süre mi koyar?»
Elmalılı (sadeleştirilmiş)
De ki: «Ben bilmem, o size vaad edilen şey yakın mı, yoksa Rabbim onun için uzun bir süre mi koyar..»
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)
De ki: «Size yöneltilen tehdit yakın mıdır, yoksa Rabbim onun için uzun bir vade mi belirlemiştir, bilmiyorum.»
Seyyid Kutub
De ki: "Bilmiyorum, size vadedilen (kıyamet ve azab) yakın mı, yoksa rabbim onun için (uzun) bir müddet mi koymuştur?"
Gültekin Onan
De ki (Habîbim): «Tehdîd edilegeldiğiniz (azâb) ın yakın mı, yoksa Rabbimin ona uzun bir müddet mi' ta'yîn etmiş olduğunu ben bilmem».
Hasan Basri Çantay
(Ey Resûlüm!) De ki: 'Tehdîd olunageldiğiniz (o azab) bilmiyorum yakın mıdır, yoksa Rabbim ona uzun bir süre mi ta'yîn eder?'
Hayrat Neşriyat
De ki: Size vaadedilen yakın mıdır, yoksa Rabbım onu uzun süreli mi kılmıştır bilemiyorum.
İbni Kesir
De ki: "Önceden uyarıldığınız bu (akibet)in yakın olup olmadığını yahut Rabbimin onun için uzun bir vade koyup koymadığını bilemem".
Muhammed Esed
(24-25) Tehdid olunur oldukları şeyi gördükleri vakit artık bileceklerdir ki, yardımcı itibariyle en zaif ve adeden en az olan kim imiş? De ki: «Ben bilmem ki tehdid edilir olduğunuz şey, yakın mıdır, yoksa Rabbim onun için uzun bir müddet mi tayin kılar?»
Ömer Nasuhi Bilmen
De ki: "Size vaad edilen (azap) yakın mıdır, yoksa Rabbim onun için uzun bir süre mi koyar? Ben bilemem. "
Ömer Öngüt
De ki: -Size vaat edilen yakın mı yoksa Rabbim onu uzak mı kıldı bilmiyorum.
Şaban Piriş
Ey Resulüm! De ki: "O sizin tehdit edildiğiniz azap yakın mıdır, yoksa Rabbim onun için bir süre mi belirler, kesin bilmiyorum."
Suat Yıldırım
De ki: "Size söylenen şey yakın mıdır, yoksa Rabbim onun için uzun bir süre mi koyacaktır, bilmem."
Süleyman Ateş
De ki: «Bilmiyorum, size vadedilen (kıyamet ve azab) yakın mı, yoksa Rabbim onun için uzun bir süre mi koymuştur?»
Tefhim-ul Kuran
De ki: Size vaad olunan şey yakın mıdır, yoksa Rabbim onun için bir süre mi tanır; onu da ben bilemem.
Ümit Şimşek
De ki: "Bilmiyorum, size vaat edilen şey yakın mıdır yoksa Rabbim onun için uzun bir süre mi koyacaktır?"
Yaşar Nuri Öztürk
De ki: “Tehdit edilegeldiğiniz azap veya kıyamet yakın mıdır, yoksa Rabbim onu uzun bir zaman geciktirir mi bilmiyorum?
Abdullah Parlıyan
De ki: “Uyarıldığınız azap yakın mıdır, yoksa Rabbim onun için uzun bir süre mi belirlemiştir, bilmiyorum.”
Bayraktar Bayraklı
De ki: “Bilmiyorum, size vadedilen (kıyamet ve azap) yakın mı, yoksa Rabbim onun için uzun bir süre mi koymuştur?”
Cemal Külünkoğlu
De ki: “Size vaat edilen (azap) yakın mı, yoksa Rabbim onun için bir süre mi belirlemiştir, bilemiyorum?”
Kadri Çelik
De ki: “Size va’dedilen (o azapla kar şılaşmanızın vakti) yakın mıdır, yoksa Rabbim onun için uzun bir süre mi tayin eder, bilemem.
Ali Ünal
De ki: “Tehdit olunduğunuz şey yakın mıdır, yoksa Rabbim ona uzun bir zaman mı tayin etmiştir, bilmiyorum.”
Harun Yıldırım
De ki: "Keşke bilseydim tehdit edildiğiniz azap yakın mı, yoksa Rabbim onu bir müddet daha erteledi mi?
Mustafa İslamoğlu
De ki: “Size vadolunan şey (kıyamet) yakın mıdır? Yoksa Rabbim onu uzun süreli mi kılmıştır? Ben bilemem!”
Sadık Türkmen
Deki “Size vaat edilen hesap günü yakın mıdır? Ben bilmem. Yahut Rabbim o günü uzatmış mıdır? Onu da bilmem. ”
İlyas Yorulmaz
De ki: “Eğer bilseydim (size bildirirdim) vaadolunduğunuz şey yakın mı, yoksa Rabbim ona uzun bir müddet mi verir?”
İmam İskender Ali Mihr