DUHÂN SURESİ 36. Ayeti Suat Yıldırım Meali
Mekke döneminde inmiştir. 59 âyettir. Sûre, adını onuncu âyette geçen “duhân” kelimesinden almıştır. Duhan, duman demektir.
فَأْتُوا بِآبَائِنَا إِن كُنتُمْ صَادِقِينَ ﴿٣٦﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
fe'tû bi
âbâi-nâ
in
kuntum
sâdikîne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
fe'tû bi | o halde getirin |
âbâi-nâ | babalarımız |
in | eğer |
kuntum | siz ... oldunuz |
sâdikîne | sadıklar, doğru söyleyenler |
Siz doğru söyleyenlerseniz, o halde babalarımızı (geri) getirin.
DUHÂN SURESİ 36. Ayeti Suat Yıldırım Meali
(34-36) (Mekke müşrikleri ise), derler ki: "Biz bir kere öldük mü iş biter, artık dirilmemiz mümkün değil. Ama siz dirilme iddianızda tutarlı iseniz, daha önce gelip geçmiş atalarımızı diriltin de görelim!"
Suat Yıldırım