Mekke döneminde inmiştir. Kuvvetli görüşe göre, 91, 92, 93, 151, 152 ve 153. âyetler Medine’de inmiştir. 165 âyettir. Adını, 136, 138 ve 139. âyetlerde yer alan “el-En’âm” kelimesinden almıştır. En’âm, koyun, keçi, deve ve sığır cinsi ehli hayvanları ifade eden bir kelimedir.


وَهُوَ الْقَاهِرُ فَوْقَ عِبَادِهِ وَهُوَ الْحَكِيمُ الْخَبِيرُ ﴿١٨﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

ve huve el kâhiru fevka ıbâdi-hi ve huve el hakîmu el habîru
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
ve huve ve O
el kâhiru kahhar, kahredici, yegâne gâlip
fevka üstünde
ıbâdi-hi onun kulları, kulları
ve huve ve o
el hakîmu hakim, hükmün ve hikmet sahibi
el habîru haberdar olan

O, kullarının üstünde kahhardır (yegâne gâlip), ve O, hakîmdir (hikmet sahibi), herşeyden haberdardır (habîrdir).

EN'ÂM SURESİ 18. Ayeti Sadık Türkmen Meali

O, kullarının üstünde tam egemendir. O, doğru hüküm/karar verendir, herşeyin haberini alır.

Sadık Türkmen