Mekke döneminde inmiştir. 112 âyettir. “Enbiyâ”, peygamberler demektir.


فَمَا زَالَت تِّلْكَ دَعْوَاهُمْ حَتَّى جَعَلْنَاهُمْ حَصِيدًا خَامِدِينَ ﴿١٥﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

fe mâ zâlet tilke da'vâ-hum hattâ ceal-nâ hum hasîden hâmidîne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
fe mâ zâlet böylece bitmedi (devam etti)
tilke o, bu
da'vâ-hum onların davaları, duaları
hattâ ... oluncaya kadar
ceal-nâ kıldık, yaptık
hum onlar
hasîden hasat edilmiş (biçilmiş) ekinler
hâmidîne sönmüş hale gelmiş olanlar

Böylece onların bu davaları (şikâyetleri); Biz onları, biçilmiş ekin (gibi) sönmüş hale getirinceye (ölünceye) kadar bitmedi.

ENBİYÂ SURESİ 15. Ayeti Yaşar Nuri Öztürk Meali

Bu davaları sürüp giderken biz onları kökten biçiverdik, sönüp silindiler.

Yaşar Nuri Öztürk