Mekke döneminde inmiştir. 45 âyettir. Sûre, adını birinci âyette geçen “Fâtır” kelimesinden almıştır. Fâtır, yaratan, yoktan var eden demektir. Yine ilk âyette geçen “el-Melâike” kelimesinden dolayı “Melâike sûresi” diye de anılır.


لِيُوَفِّيَهُمْ أُجُورَهُمْ وَيَزِيدَهُم مِّن فَضْلِهِ إِنَّهُ غَفُورٌ شَكُورٌ ﴿٣٠﴾


FÂTIR SURESİ 30. Ayetinin Transkripsiyonu ve Sade Meali

li yuveffîye-hum ucûra-hum ve yezîde-hum min fadli-hi inne-hu gafûrun şekûrun
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
li için, ...'i
yuveffîye-hum onlara vefa edilir, ödenir
ucûra-hum onların ecirleri, mükâfatları
ve yezîde-hum ve onlara artırır
min fadli-hi kendi fazlından
inne-hu muhakkak ki o
gafûrun gafûr, mağfiret eden
şekûrun şükredilen

Onların ecirleri (mükâfatları) onlara vefa edilir (ödenir). Ve (Allah), onlara fazlından artırır. Muhakkak ki O; Gafûr’dur (mağfiret eden), Şekûr’dur (şükredilen).

FÂTIR SURESİ 30. Ayeti Karşılaştırmalı Mealleri

Allah, kendilerine mükâfatlarını tam olarak versin ve kendi lütfundan daha da artırsın diye (böyle yaparlar). Şüphesiz O, çok bağışlayandır, şükrün karşılığını verendir.

Diyanet İşleri

Onların mükâfâtını, tamâmıyla öder elbette ve lûtfundan, ihsânından, mükâfatlarını arttırır da; şüphe yok o, suçları örter, mükâfatlarını da fazlasıyla verir.

Abdulbaki Gölpınarlı

Çünkü Allah, onların mükâfatlarını tam öder ve lütfundan onlara fazlasını da verir. Şüphesiz O, çok bağışlayan, şükrün karşılığını bol bol verendir.

Adem Uğur

Onlara hak ettikleri karşılığı tam verir ve fazlından da artırır. . . Muhakkak ki O, Ğafûr'dur, Şekûr'dur.

Ahmed Hulusi

Allah onların mükâfatlarını tam öder. Lütfundan onlara fazlasını da verir. Samimi kullarını koruma kalkanına alır, O çok bağışlayıcı, şükrün kıymetini çok iyi bilen, bol bol verendir.

Ahmet Tekin

Çünkü Allah onların ecirlerini eksiksiz verir ve kendi lütfundan onlar için artırır. Şüphesiz O çok bağışlayıcıdır, şükrün karşılığını bolca verendir.

Ahmet Varol

Çünkü (Allah,) ecirlerini noksansız olarak öder ve kendi fazlından onlara arttırır. Şüphesiz O, bağışlayandır, şükrü kabul edendir.

Ali Bulaç

Çünkü Allah onlara mükâfatlarını tamamen verdikten başka fazlından onlara ziyadesini ihsan edecektir. Muhakkak ki, O, Gafûr’dur= çok bağışlayıcıdır, Şekûr’dur= az amele karşılık çok mükâfat verir.

Ali Fikri Yavuz

Cunku Allah bu kimselerin ecirlerini tam verir ve lutfu ile arttirir. Dogrusu O, bagislayandir, sukrun karsiligini bol bol verendir.

Bekir Sadak

Çünkü Allah onların bu harcamalarının karşılığını noksansız verir. Şüphesiz ki O çok bağışlayan ve şükredenlere nîmetini çok artırandır.

Celal Yıldırım

Çünkü Allah bu kimselerin ecirlerini tam verir ve lütfu ile arttırır. Doğrusu O, bağışlayandır, şükrün karşılığını bol bol verendir.

Diyanet İşleri (eski)

Çünkü Allah, onların mükâfatlarını tam öder ve lütfundan onlara fazlasını da verir. Şüphesiz O, çok bağışlayan, şükrün karşılığını bol bol verendir.

Diyanet Vakfi

Çünkü onların ücretlerini tam verecek ve onlara olan lütfunu arttıracaktır. O Bağışlayandır, Takdir Edendir.

Edip Yüksel

Çünkü Allah ecirlerini kendilerine temamen ödedikten başka fadlından onlara ziyadesini verecektir, çünkü o hem gafûr hem şekûrdur

Elmalılı Hamdi Yazır

Çünkü Allah, mükafatlarını kendilerine tamamen ödedikten başka, lütfundan onlara fazlasını verecektir. Çünkü O hem bağışlayan hem de şükrün karşılığını bol verendir.

Elmalılı (sadeleştirilmiş)

Çünkü Allah mükafatlarını kendilerine tamamen ödedikten başka, lütfundan onlara fazlasını da verecektir. Çünkü O çok bağışlayıcı ve şükrün karşılığını vericidir.

Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)

Çünkü Allah onların ücretlerini eksiksiz olarak öder ve kendi bağışı olarak fazlasını verir. Hiç kuşkusuz O affedicidir, iyiliklerin karşılığını bol bol verir.

Seyyid Kutub

Çünkü (Tanrı,) ecirlerini noksansız olarak öder ve kendi fazlından onlara arttırır. Şüphesiz O, bağışlayandır, şükrü kabul edendir.

Gültekin Onan

Çünkü (Allah) onların mükâfatlarını eksiksiz öder. Onlara, fazl (-u kerem) inden, ziyâdesini de verir. Şübhesiz O, çok yarlığayıcıdır, çok in'aam edicidir.

Hasan Basri Çantay

Tâ ki (Allah), onlara mükâfâtlarını tam olarak versin ve lütfundan onlara (daha da)arttırsın! Çünki O, Gafûr (çok bağışlayan)dır, Şekûr (kullarının mükâfâtını fazlasıyla veren)dir.

Hayrat Neşriyat

Mükafatlarını Allah'ın tam vermesi ve onlara lutfundan artırması içindir. Muhakkak kiO; Gafur'dur, Şekur'dur.

İbni Kesir

Allah, onların hak ettiği karşılığı eksiksiz verir ve onu lütfuyla daha da arttırır. Allah, şüphesiz çok bağışlayıcıdır ve şükrün karşılığını anında verendir.

Muhammed Esed

Tâ ki, (Allah Teâlâ) onlara mükâfaatlarını tamamen ödesin ve onlara fazlından ziyâdesini de (versin). Şüphe yok ki O, çok yarlığayıcıdır, çok mükâfaat verendir.

Ömer Nasuhi Bilmen

Çünkü Allah, onların mükâfatını tam öder ve lütfundan onlara fazlasını da verir. Şüphesiz ki O, çok bağışlayan, şükrün karşılığını bol bol verendir.

Ömer Öngüt

Çünkü Allah, onların karşılığını verecek, hatta lutfundan daha da artıracaktır. Çünkü O, suçları bağışlar ve bol bol verir.

Şaban Piriş

Çünkü Allah onlara mükâfatlarını tam tamına verecek, üstelik lütfundan onlara fazlasını da ihsan edecektir. Zira o gafurdur, şekûr’dur (kusurları bağışlar, kulların amellerini ve şükürlerini kabul edip fazlasıyla karşılık verir).

Suat Yıldırım

Ki (Allâh), onlara ücretlerini tam ödesin ve lutfundan onlara fazlasını da versin. Çünkü O, çok bağışlayan, çok karşılık verendir.

Süleyman Ateş

Çünkü (Allah,) onların ecirlerini noksansız olarak öder ve kendi fazlından onlara arttırır. Hiç şüphe yok O, bağışlayandır, şükrü kabul edendir.

Tefhim-ul Kuran

Çünkü Allah onların ödüllerini eksiksiz verecek, üstüne de lütuf ve ihsanıyla daha fazlasını bağışlayacaktır. Zira O çok bağışlayan ve şükrün karşılığını verendir.

Ümit Şimşek

Çünkü Allah onlara ücretlerini tam ödeyecek, lütfundan onlara artırma da yapacaktır. Gafûr'dur O, çok affeder; Şekûr'dur, şükredenlere mutlaka karşılık verir.

Yaşar Nuri Öztürk

Çünkü Allah, onların mükafatını tamamiyle öder ve onu lütfuyla daha da artırır. Allah şüphesiz çok bağışlayıcıdır ve şükrün karşılığını da bol bol verendir.

Abdullah Parlıyan

Çünkü Allah, onların ödülünü tam öder ve lütfundan onlara fazlasını da verir. Şüphesiz ki Allah, çok bağışlayandır; şükrün karşılığını bol bol verendir.

Bayraktar Bayraklı

Çünkü Allah, onların ücretlerini eksiksiz olarak öder ve kendi bağışı olarak fazlasını verir. Hiç kuşkusuz O affedendir, şükredenlere karşılığını bolca verendir.

Cemal Külünkoğlu

Çünkü (Allah,) onların ecirlerini noksansız olarak öder ve kendi fazlından onlara arttırır. Hiç şüphesiz O bağışlayandır, şükrün karşılığını bol bol verendir.

Kadri Çelik

Çünkü Allah onlara mükâfatlarını eksiksiz vereceği gibi, lütf u ihsanından daha fazlasını da bahşedecektir. Allah, bağışlaması pek bol olandır, her güzel iş ve davranışın karşılığını bol bol verendir.

Ali Ünal

Çünkü Allah, onların mükâfatlarını tam öder ve lütfundan onlara fazlasını da verir. Şüphesiz O, çok bağışlayan, şükrün karşılığını bol bol verendir.

Harun Yıldırım

neticede (Allah) onlara karşılıklarını tam olarak ödeyecek, üstelik kendisinden bir bağış olarak fazlasını da lutfedecektir: zira O tarifsiz bir bağışlayıcıdır, şükre hadsiz hesapsız bir karşılık verendir.

Mustafa İslamoğlu

Allah’ın kendilerine ücretlerini ödemesi ve lütfundan artırması için. Şüphesiz O; çok bağışlayandır, şükrü kabul ederek bol verendir.

Sadık Türkmen

Allah da onların yaptıklarının karşılığını ödesin ve onların derecelerini artırsın. Muhakkak ki O, bağışlayan ve yalnızca kendisine şükredilecek olandır.

İlyas Yorulmaz

Onların ecirleri (mükâfatları) onlara vefa edilir (ödenir). Ve (Allah), onlara fazlından artırır. Muhakkak ki O; Gafûr’dur (mağfiret eden), Şekûr’dur (şükredilen).

İmam İskender Ali Mihr