HÛD SURESİ 104. Ayeti
Mekke döneminde inmiştir. 123 âyettir. Sûre, adını içinde söz konusu edilen Hûd peygamberden almıştır.
وَمَا نُؤَخِّرُهُ إِلاَّ لِأَجَلٍ مَّعْدُودٍ ﴿١٠٤﴾
HÛD SURESİ 104. Ayetinin Transkripsiyonu ve Sade Meali
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
ve mâ nuahhıru-hû | ve biz onu ertelemeyiz |
illâ | ancak, ...den başka |
li ecelin | bir ecele, bir zamana |
ma'dûdin | sayılı (adetli), belirli |
Ve Biz, onu (o günü), sayılı (belirli) bir vadeden(ecelden) başka ertelemeyiz.
HÛD SURESİ 104. Ayeti Karşılaştırmalı Mealleri
Biz onu ancak belirli bir zamana kadar erteliyoruz.
Diyanet İşleri
Ve biz o günün gelip çatmasını, ancak sayılı bir müddet için geciktiririz.
Abdulbaki Gölpınarlı
Biz onu (kıyamet gününü) sadece sayılı bir müddete kadar bekletiriz.
Adem Uğur
Biz onu ancak süresi belirlenmiş bir ömür dolayısıyla geciktiriyoruz.
Ahmed Hulusi
Biz o günü geciktirmeyiz, yalnızca belirlenmiş vaktinin, saatinin dolmasını bekleriz.
Ahmet Tekin
Biz onu sadece belli bir süreye kadar geciktiririz.
Ahmet Varol
Biz onu sayılı bir sürenin (ecelin) dışında ertelemeyiz.
Ali Bulaç
Biz, o kıyamet gününü ancak sayılı bir müddet için geriye bırakıyoruz.
Ali Fikri Yavuz
Biz, o gunu, ancak belli bir sureye kadar geciktiririz.
Bekir Sadak
O günü ancak belli bir vakte kadar geciktiririz.
Celal Yıldırım
Biz, o günü, ancak belli bir süreye kadar geciktiririz.
Diyanet İşleri (eski)
Biz onu (kıyamet gününü) sadece sayılı bir müddete kadar bekletiriz.
Diyanet Vakfi
Onu ancak sayılı bir süre için erteliyoruz.
Edip Yüksel
Ve biz onu ancak sayılı bir ecel için te'hir ediyoruz.
Elmalılı Hamdi Yazır
Biz, onu ancak belirli bir süre için geciktiriyoruz.
Elmalılı (sadeleştirilmiş)
Biz onu sadece belli bir süreye kadar geciktiriyoruz.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)
Biz o günü, sadece sayılı günlerin sonuna kadar erteliyoruz.
Seyyid Kutub
Biz onu sayılı bir ecelin dışında ertelemeyiz.
Gültekin Onan
Biz onu (kıyaamet gününü) ancak sayılı bir müddet için gecikdiririz.
Hasan Basri Çantay
Fakat onu (o günü), ancak sayılı bir müddet için te’hîr ediyoruz.
Hayrat Neşriyat
Biz, o günü, ancak sayılı bir süreye kadar erteleriz.
İbni Kesir
Ve o Gün'ü Biz, belli bir sürenin dışında artık ertelemeyeceğiz.
Muhammed Esed
Ve Biz onu ancak sayılı bir müddet için tehire bırakmış oluruz.
Ömer Nasuhi Bilmen
Biz onu ancak sayılı bir müddetin sona ermesi için erteledik.
Ömer Öngüt
Biz, o günü belli bir süreye kadar erteleriz.
Şaban Piriş
Biz o günü ancak belirli bir müddete kadar erteleriz.
Suat Yıldırım
Biz onu, sadece sayılı bir süre için erteliyoruz.
Süleyman Ateş
Biz onu sayılı bir sürenin (ecelin) dışında ertelemeyiz.
Tefhim-ul Kuran
O günü belirlenmiş vakitten geriye bırakmayız.
Ümit Şimşek
Biz onu, sadece belirli bir süre için erteliyoruz.
Yaşar Nuri Öztürk
O günü, ancak bizim bildiğimiz bir vakte kadar geciktiririz.
Abdullah Parlıyan
Biz kıyamet gününü sadece sayılı bir müddete kadar bekletiriz.
Bayraktar Bayraklı
Ve biz o günün gelip çatmasını, ancak (insanların imtihanı için) sayılı bir müddete kadar erteleriz.
Cemal Külünkoğlu
Biz, o günü, ancak sayılı bir süreye kadar geciktiririz.
Kadri Çelik
Biz onu, tarafımızdan takdir buyurulmuş kesin ve miktarı belli bir sürenin sonrasına tehir edecek değiliz.
Ali Ünal
Biz onu ancak sayısı belli bir zamana kadar geciktiririz.
Harun Yıldırım
Ve o günü Biz, ancak sayısı (Bize malum) bir süreye kadar erteleriz.
Mustafa İslamoğlu
Ancak biz onu, bir süreye kadar erteliyoruz.
Sadık Türkmen
O kıyamet gününü, belirlenmiş bir zamana kadar erteleriz.
İlyas Yorulmaz
Ve Biz, onu (o günü), sayılı (belirli) bir vadeden(ecelden) başka ertelemeyiz.
İmam İskender Ali Mihr