Medine döneminde inmiştir. 31 âyettir. Sûre, adını birinci âyetteki “insan” kelimesinden almıştır. Aynı âyette geçen “ed-Dehr” kelimesinden dolayı Dehr sûresi diye de anılır. Dehr, zaman demektir.


إِنَّا هَدَيْنَاهُ السَّبِيلَ إِمَّا شَاكِرًا وَإِمَّا كَفُورًا ﴿٣﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

innâ hedeynâ-hu es sebîle immâ şâkiran ve immâ kefûran
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
innâ muhakkak ki biz
hedeynâ-hu onu hidayet ettik, ulaştırdık
es sebîle sebîl, yol
immâ ama, fakat, ya - ya da, veya
şâkiran şükreden
ve immâ ve ama, fakat, ya - ya da, veya
kefûran küfreden, inkâr eden

Muhakkak ki Biz, onu (Allah’a ulaştıran) yola hidayet ettik. Fakat o, ya (Allah’a ulaşmayı diler) şükreden olur, ya da (Allah’a ulaşmayı dilemez) küfreden olur.

İNSÂN (DEHR) SURESİ 3. Ayeti Ömer Nasuhi Bilmen Meali

(1-3) Muhakkak insan üzerine gayri mahdut zamandan bir mahdut zaman gelmiştir ki, (o zaman da bilinip) yâdolunmuş bir şey olmamıştı. Şüphe yok ki, Biz insanı karışık bir damla sudan yarattık, onu imtihan ediyoruz. İmdi onu işitici, görücü kıldık. Muhakkak ki, Biz ona hidâyet yolunu gösterdik, gerek şükredici ve gerek nankör olsun.

Ömer Nasuhi Bilmen