26,32,33 ve 57. âyetler ile 73-80. âyetler Medine döneminde, diğerleri Mekke döneminde inmiştir. 111 âyettir. Sûre, adını ilk âyetin konusu olan “İsrâ” olayından almıştır. “Geceleyin yürütmek” anlamına gelen “İsrâ”, Mîrac yolculuğunda, Hz. Peygamberin bir gece, Mekke’den Kudüs’e götürülmesini ifade eder. Sûrenin diğer bir adı da “Benî İsrâil Sûresi”dir.


وَقُلِ الْحَمْدُ لِلّهِ الَّذِي لَمْ يَتَّخِذْ وَلَدًا وَلَم يَكُن لَّهُ شَرِيكٌ فِي الْمُلْكِ وَلَمْ يَكُن لَّهُ وَلِيٌّ مِّنَ الذُّلَّ وَكَبِّرْهُ تَكْبِيرًا ﴿١١١﴾


İSRÂ SURESİ 111. Ayetinin Transkripsiyonu ve Sade Meali

ve kulil hamdu (kul el hamdu) lillâhillezî (li allâhi ellezî) lem yettehız veleden ve lem yekun lehu şerîkun fî el mulki ve lem yekun lehu veliyyun min ez zulli ve kebbir-hu tekbîren
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
ve kulil hamdu (kul el hamdu) ve hamd ile de
lillâhillezî (li allâhi ellezî) Allah'a ki o
lem yettehız edinmedi, edinmez
veleden bir çocuk
ve lem yekun ve olmamıştır, olmaz, yoktur
lehu onun
şerîkun bir ortak
fî el mulki mülkte
ve lem yekun ve olmamıştır, olmaz, yoktur
lehu onun
veliyyun dost, yardımcı
min ez zulli zilletten, acizlikten (zillete, acizliğe karşı)
ve kebbir-hu ve onu tekbir et, onu büyült, yücelt
tekbîren tekbir ile, (onun) büyüklüğünü ifade ederek, üstün kılarak

Ve de ki: “Hamd, çocuk edinmeyen Allah’a mahsustur ve O’nun mülkte ortağı olmamıştır (yoktur). Ve (O, zillete düşmez) O’nun, Kendisini zilletten (kurtaracak) bir dosta (ihtiyacı) yoktur.” O’nu tekbir ile (üstün kılarak) yücelt (büyüklüğünü ifade et).

İSRÂ SURESİ 111. Ayeti Karşılaştırmalı Mealleri

“Hamd, çocuk edinmeyen, mülkte ortağı olmayan, zillet ve âcizliğin gerektirdiği bir yardımcıya ihtiyacı bulunmayan Allah’a mahsustur” de ve O’nu tekbir ile yücelt.

Diyanet İşleri

Ve de ki: Hamd Allah'a ki oğul edinmemiştir kendisine ve saltanatta, tasarrufta ortağı yoktur ve âciz olmadığından yardımcıya da ihtiyâcı yoktur ve pek büyük bil, onu, büyüklüğünü de bildir.

Abdulbaki Gölpınarlı

Çocuk edinmeyen, hakimiyette ortağı bulunmayan, âcizlikten ötürü bir dosta da ihtiyacı olmayan Allah'a hamdederim de ve tekbir getirerek O'nun şanını yücelt!

Adem Uğur

"Hamd, çocuk edinmemiş, mülkte ortağı olmayan ve yetersizlik dolayısıyla velîye de muhtaçlığı söz konusu olmayan Allâh'a aittir" de; O'nu (muhteşem azametini) tekbir et (hisset) (Allahu Ekber)!

Ahmed Hulusi

'Oğul edinmeyen, mülkte ve hükümranlıkta ortağı olmayan, kendisini acz ve zillete düşmekten koruyacak dosta, koruyucuya, yardımcıya, otoriteye ihtiyacı olmayan Allah’a hamdolsun.' de.
Tekbir getirerek onun şanını yücelt.

Ahmet Tekin

'Çocuk edinmeyen, mülkte ortağı olmayan, düşkünlük sebebiyle dosta (ihtiyacı) bulunmayan Allah'a hamdolsun' de ve O'nu yücelttikçe yücelt.

Ahmet Varol

Ve de ki: "Övgü (hamd), çocuk edinmeyen, mülkte ortağı olmayan ve düşkünlükten dolayı yardımcıya da (ihtiyacı) bulunmayan Allah'adır." Ve O'nu tekbir edebildikçe tekbir et.

Ali Bulaç

Şöyle de : “- Evlâd edinmeyen, mülkünde ortağı bulunmıyan ve zelil kimselerden yardımcısı olmayan Allah’a hamd olsun...” O’nu noksanlıklardan yücelt de yücelt...

Ali Fikri Yavuz

De ki: «Hamd, cocuk edinmemis olan, hukumranliginda ortagi bulunmayan, duskun olmayip yardimciya da ihtiyac gostermeyen Allah'a mahsustur.» O'nu geregi gibi buyukle. *

Bekir Sadak

De ki: Hamd O Allah'a ki çocuk edinmemiştir; mülkünde de hiçbir ortağı yoktur; kendini horluk ve acizlikten (kurtarmak hususunda) yardımcıya ve dosta ihtiyacı da olmadı. O'nun büyüklüğünü an da an.

Celal Yıldırım

De ki: 'Hamd, çocuk edinmemiş olan, hükümranlığında ortağı bulunmayan, düşkün olmayıp yardımcıya da ihtiyaç göstermeyen Allah'a mahsustur.' O'nu gereği gibi büyükle.

Diyanet İşleri (eski)

«Çocuk edinmeyen, hakimiyette ortağı bulunmayan, âcizlikten ötürü bir dosta da ihtiyacı olmayan Allah'a hamd olsun» de ve tekbir getirerek O'nun şanını yücelt!

Diyanet Vakfi

Ve de ki: 'Övgü, ALLAH'adır. O çocuk edinmemiştir, yönetimde ortağı ve zayıflıktan ötürü de bir yardımcısı yoktur.' O'nu alabildiğine Yücelt.

Edip Yüksel

Ve şöyle de; hamd o Allah ki hiç bir veled edinmedi, ona milkte bir şerik de olmadı, ona zülden bir veliy de olmadı, onu tekbir ile büyükle de büyükle

Elmalılı Hamdi Yazır

Ve şöyle de: «Hamd o Allah'a ki, hiçbir çocuk edinmedi; O'na mülkte bir ortak da olmadı; O'na aczi yüzünden bir yardımcı da olmadı.» O'nu tekbir ile büyükle de büyükle!

Elmalılı (sadeleştirilmiş)

Ve şöyle de: Hamd o Allah'a ki, hiçbir çocuk edinmedi, mülkte ortağı yoktur, aciz olmayıp bir yardımcıya da ihtiyacı yoktur. Tekbir getirerek O'nu noksanlıklardan yücelt de yücelt.

Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)

De ki; «Hamd, çocuk edinmemiş olan, egemenlikte ortağı bulunmayan ve güçsüzlüğünü telafi edecek bir destekçiye gerek duymayan Allah'a mahsustur.» O'nun büyüklüğünü gereğince dile getir.

Seyyid Kutub

Ve de ki: "Övgü (hamd), çocuk edinmeyen, mülkte ortağı olmayan ve düşkünlükten dolayı yardımcıya da (ihtiyacı) bulunmayan Tanrı'yadır." Ve O'nu tekbir edebildikçe tekbir et.

Gültekin Onan

(Şöyle) de: «Evlâd edinmeyen, mülk (ün) de hiç bir ortağı olmayan, züll (-ü aciz) den nâşî yardımcıya da (ihtiyâcı) bulunmayan Allaha hamd olsun». Onu büyük bil, büyüklükle an.

Hasan Basri Çantay

Ve de ki: 'Hamd O Allah’a mahsustur ki, çocuk edinmemiştir; hem mülkte kendisine hiçbir ortak olmamıştır; âcizlikten (münezzeh olduğundan) dolayı O’nun için hiçbir yardımcı da olmamıştır. Artık O’nu tekbir getirerek yücelt!'

Hayrat Neşriyat

Ve de ki: Hamd, O Allah'a mahsustur ki; bir çocuk edinmemiş ve O'nun mülkünde bir ortak bulunmamıştır. Düşkünlükten dolayı O'nun bir yardımcısı olmamıştır. Ve O'nu tekbir et.

İbni Kesir

Ve de ki: "Bütün övgüler, döl edinmeyen, egemenliğinde ortağı bulunmayan, güçsüzlükten, düşkünlükten ötürü herhangi bir yardıma, yardımcıya gereksinme duymayan Allah'a yakışır". İşte, O'nu (hep böyle) yücelterek an.

Muhammed Esed

Ve de ki: «Hamd o Allah Teâlâ'ya mahsustur ki, bir veled ittihaz edinmedi ve O'nun için mülkte bir ortak da yoktur O'nun için mezelletten nâşi bir hamiye (ihtiyaç) da yoktur ve O'na kemal-i tazîm ile tazîmde bulun.

Ömer Nasuhi Bilmen

De ki: “Çocuk edinmeyen, mülkünde hiç ortağı bulunmayan, âcizlikten ötürü bir yardımcıya bir ihtiyaç göstermeyen Allah'a hamdolsun!” O halde tekbir getirerek O'nu yücelt.

Ömer Öngüt

De ki: -Hamd, çocuk edinmeyen, hakimiyetinde ortağı olmayan, düşkün olmayıp, bir yardımcıya da ihtiyacı bulunmayan Allah’a mahsustur.” Öyleyse O’nun büyüklüğünü “Allahu Ekber” diyerek dile getir.

Şaban Piriş

Her türlü hamd O Allah’a mahsustur ki, asla evlad edinmemiştir. "Hakimiyetinde hiç bir ortağı yoktur. Acze düşüp de bir desteğe muhtaç olmamıştır." de ve tekbir getirerek O’nun büyüklüğünü ilan et!

Suat Yıldırım

"Çocuk edinmeyen, mülkte ortağı olmayan, acze düşüp de yardımcıya ihtiyacı bulunmayan Allah'a hamdolsun!" de ve O'nu gereği gibi tekbir et (saygı ve tekbir ile an).

Süleyman Ateş

Ve deki: «Övgü (hamd), çocuk edinmeyen, mülkte ortağı olmayan ve düşkünlükten dolayı yardımcıya da (ihtiyacı) bulunmayan Allah'adır.» Ve O'nu tekbir edebildikçe tekbir et.

Tefhim-ul Kuran

'Evlât edinmeyen, egemenliğinde ortağı bulunmayan, bir yardımcıya da ihtiyacı olmayan Allah'a hamd olsun' de ve tekbir getirerek Onun büyüklüğünü ilân et.

Ümit Şimşek

Şöyle de: "Hamt, o Allah'a özgüdür ki, çocuk edinmemiştir; mülk ve yönetiminde ortağı yoktur; âcizlik yüzünden dost edinmemiştir." Ve tekbir edip yücelt O'nu!

Yaşar Nuri Öztürk

De ki: Tüm eksiksiz övgüler O Allah'a ki, oğul edinmemiştir kendisinin egemenlik ve saltanatta ortağı yoktur, aciz olmadığı için, yardımcıya da ihtiyacı yoktur ve pek büyük bil O'nu, büyüklüğünü de herkese bildir

Abdullah Parlıyan

De ki: “Övgü, çocuk edinmemiş olan, egemenliğinde ortağı bulunmayan, âcizlikten kurtaracak bir yardımcıya ihtiyacı olmayan Allah'a aittir. O'nu gereği gibi yücelt!”[297]

Bayraktar Bayraklı

Ve de ki: “Bütün övgüler, çocuk edinmeyen, egemenliğinde ortağı bulunmayan, güçsüzlükten, düşkünlükten ötürü herhangi bir yardıma, yardımcıya ihtiyaç duymayan Allah'a mahsustur.” İşte, O'nu (hep böyle) yücelterek an!

Cemal Külünkoğlu

Ve de ki: “Bütün övgüler; çocuk edinmeyen, mülkte ortağı olmayan ve düşkünlükten dolayı bir veliye de (ihtiyacı) bulunmayan Allah'adır.” Ve O'nu yüceltebildiğin kadar yücelt!

Kadri Çelik

Ve “Bütün hamd Allah’a mahsustur ki, O ne bir çocuk edinmiştir, ne bütün varlık üzerindeki hakimiyetinde bir ortağı vardır ve ne de zayıflık ve âcizlikten dolayı bir yardımcıya muhtaçtır.” de ve tekbir getirerek O’nun sonsuz büyüklüğünü ilan et.

Ali Ünal

"Çocuk edinmeyen, hakimiyette ortağı bulunmayan, âcizlikten ötürü bir dosta da ihtiyacı olmayan Allah'a hamdederim" de ve tekbir getirerek O'nun şanını yücelt!

Harun Yıldırım

ve de ki: "Övgülerin tamamı (kendisi için) çocuk edinmeyen, mutlak otoritesinde O'na ortak olacak hiçbir varlık bulunmayan, güçsüzlük ve düşkünlükten dolayı bir yar ve yardımcıya ihtiyaç duymayan Allah'a aittir!" Nihayet, sınırsız büyüklüğünü anarak O'nun ululuğunu ikrar et!

Mustafa İslamoğlu

De ki: “Çocuk edinmeyen Allah’a sayısız övgüler olsun! O’nun mülkte/yönetimde ortağı yoktur. Âcizlikten ötürü hiçbir yardımcıya ihtiyacı olmayandır! İşte O’nu gereği gibi tekbir et/yücelterek an!

Sadık Türkmen

Deki “Asla bir çocuk edinmeyen, mülkünde hiçbir ortağı bulunmayan ve düşkünlükten dolayı yönetiminde ve otoritesinde hiçbir yardımcı (veli) edinmeyen Allah, övülmeye layık olandır. ”

İlyas Yorulmaz

Ve de ki: “Hamd, çocuk edinmeyen Allah’a mahsustur ve O’nun mülkte ortağı olmamıştır (yoktur). Ve (O, zillete düşmez) O’nun, Kendisini zilletten (kurtaracak) bir dosta (ihtiyacı) yoktur.” O’nu tekbir ile (üstün kılarak) yücelt (büyüklüğünü ifade et).

İmam İskender Ali Mihr