26,32,33 ve 57. âyetler ile 73-80. âyetler Medine döneminde, diğerleri Mekke döneminde inmiştir. 111 âyettir. Sûre, adını ilk âyetin konusu olan “İsrâ” olayından almıştır. “Geceleyin yürütmek” anlamına gelen “İsrâ”, Mîrac yolculuğunda, Hz. Peygamberin bir gece, Mekke’den Kudüs’e götürülmesini ifade eder. Sûrenin diğer bir adı da “Benî İsrâil Sûresi”dir.


سُبْحَانَهُ وَتَعَالَى عَمَّا يَقُولُونَ عُلُوًّا كَبِيرًا ﴿٤٣﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

subhânehu ve teâlâ ammâ yekûlûne uluvven kebîren
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
subhânehu Allah münezzehtir
ve teâlâ ve âlâ, üstün
ammâ şeyden
yekûlûne söyledikleri
uluvven ulu, çok yüce, üstün
kebîren büyük

O (Allah), onların söylediklerinden Sübhan’dır (münezzehtir) ve Üstün’dür, Yüce’dir, Büyük’tür.

İSRÂ SURESİ 43. Ayeti Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) Meali

Allah, onların dediklerinden çok münezzeh ve çok yüksek, hem pek büyük bir yükseklikle yücedir.

Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)